güz boşaltmadan içindeki öfkeyi yaprak titremez su gürlemez toprak kusmaz gök ağlamaz poyraz esmeden dalından düşmez yaprak
.......
kement attı ruhuma cibilliyetsiz gölgeler
düşerken uçurumlardan aşağı dal uzattı kök yaşlı gövdesinden taş toprağa gök sırma döşeğe döndü aklımın kıt sınırlarında düşkünlüğe nazır zulmün tapınağında oyunbaz binlerce namert
etimi kanımı emmeye çalışan adaletsiz divan hileyle hurdayla kurulan sunakta evcil bir kuş özümde uyuyan kanlı bir nehir nehirde yürüyen uygunsuz selâ
.......
kasvet karası bir mevsimden içre dökülen ah! susuzluğum şüphelerin ve korkuların evhamından beslenen dayatma günler küfle karılmış sanrıları demet demet avucuma sunan meşum zaman
şansızlığım dibe vurmuş kalbi kararmışlara komşu yolum
olacaklar olsun çekilsin artık kılıçlar karşılıklı ve yenilsin zemheri ayazından savrulan rüzgârlar kırılgan ruhumdaki ışığın titreşimlerini yansıtan aynalar
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
KADİFEDEN ÇİÇEK şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KADİFEDEN ÇİÇEK şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
bunca çetrefiline rağmen hayatın nadide yerlerde yeşeren yetişen her şey gibi o tohum da öyle nadide. öyle güzel. öyle dirençli. öyle turuncu. ne güzeldi şiir.
ne güzeldi şiir.