Dokuz EylülŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Dokuz Eylül: İzmir’in kurtuluşu, kırk altı yıl önce kurulan ve mezunu olduğum Tıp Fakültesi ve daha fazlası...
Bu ne kutlu gün böyle! Hayal ve düş ötesi Pembe şafak tülünde mavi gece solalı Takvimler Dokuz Eylül günlerden cumartesi Böyle bir gün görmedi, İzmir İzmir olalı İbrişim sırmalanmış bulutlar lüle lüle Şafakları süsledi ağustostan eylüle İnci mercan saçıldı Nif Dağı üzerine Mavi ışığa koştu insanlar akın akın Kim rastlamış dünyada eşi ve benzerine Aklı başından uçtu Alsancak’la Konak’ın Rüya içinde rüya benzeriydi manzara Kem göz değmese dendi, uğramasa nazara Rüzgâr kanatlı ata, gümüş simli eyere Yol veren Bornova’dan müjdeyi aldı Hilal Güller yedi renk döktü ayak bastığın yere Put kesildi görenler, lal oldu dilleri, lal Firuze bakışıyla çağın nefes keseni Simirna*nın gözleri nasıl izlemez seni Gönüldeki ateşi söndürmez Halkapınar Körfezin meltemiyle esip serinletseydin Vedan ile kavruldu işte asırlık çınar Keşke, Kordon’da kalıp, gökleri inletseydin Asrın yarısı bende hasretinle mühürlü Kendimden geçtim senden vazgeçmedim bi’ türlü Üzgün bakışlı İzmir ayrılık kederinde Eylül ayına inat hüzün yüklendi ekim Hasret kabuk tutmuyor, yarası çok derinde Dermanı sende ise söyle ne yapsın hekim Nasıl ki; çöl yağmuru, bulut rüzgârı bekler Yollarını gözlüyor şahin gözlü zeybekler Lüzum hasıl olunca, bulunmaz mı kolayı Nedir seni salmayan önünde duran engel Kor kesildi yüreğim hasretinden dolayı Gel gönüller sultanı, tez zamanda yine gel * Simirna: Antik çağda, İzmir Bayraklı’da kadın savaşçı Amazonların prensesi |