Şiir Örnekleri 2 - TürküŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Türküler, halk edebiyatının en önemli yapı taşlarındandır. Asırlarca dilden dile, gönülden gönüle süzülüp gelirler. Yazılı edebiyata geçmemiş, söylenerek günümüze kadar intikal etmiş kimi türkülerin yöre ve kime ait olduğu belirsiz olur ki; anonim olarak nitelendirilir.
Kanaatim odur ki; türkü için en doğru tanımlama: Türkü yazılıp okunmaz, yakılır ve dinlenir. Şiir yönünden incelendiğinde, türkülerin; hece sayısı yönünden 7, 8 ve genellikle (6+5)=11 hece ölçüsünde oldukları, uyak yönünden de, abab, cccb,... koşma tarzı veya aaba ccdc,... mani tarzı uyaklı oldukları görülür. Mani gibi türkülerde de bir veya birden fazla cinas esere artı değer katar. Şiir örnekleri olarak edebiyatdefteri.com’da yayına başladığım seri çalışmamın TÜRKÜ bölümünde; 4+4+5=13 hece ölçüsüyle nadir olarak örneklerine rastlanabilen bir türkünün sözlerini sevgili üyelerimize arz ediyorum. Sevgi ve saygılarımla... Dr. İrfan Yılmaz - BODRUM. BU NE YAMAN FELEK BÖYLE Hayalini gözlerime eyleme perde, Turnalara sordum sahi kendisi ner’de? Yedi iklim dört bucakta arar bulurdum, İzin yok ki sırra kadem bastığın yerde. Göçmen kuşlar sökün etti yaz güze döndü, Kaf Dağı’nda aşılmayan yol düze döndü. Bu ne yaman felek böyle; insafa gelmez, Bizden gayrı sevdalılar yüz yüze döndü. Telli turnam aşkım için bu kez havalan, Bil ki iflâh olmaz yârdan çok ırak kalan. Kanma nazlı güzellerin sözüne derler, Gözleri rast söyler lâkin dilleri yalan... Kem gözlerden aşkımıza değdi ki nazar, Dert üstüne dert birikti hep azar azar. Ne sarılır, ne yarılır... Tabip ne’ylesin? Aşk yarası derin düşer, değdikçe azar! *** Türküyü günün şiiri köşesine lâyık gören sevgili seçici kurul üyelerine sevgi ve saygılarımı iletiyorum. |