Kararsız Ruhun Sessizliği
Bir sancı geçmiyor ağır feryadı bile yok.
Yokluğunla hırpalanan kalbim titrer. Bir şey var kırgın derince kalbimde. Karanlık ormanda kaybolan bir çocuk gibi. Ürpertiyor yokluğunun sessizliği. Bir çıtırdı olsa bir ses hangi yönde bilsem, Ardıma bakmadan inan koşup geleceğim. Yapraklardan oluşan bir ordu gibi. Üzerime üzerime geliyor herşey. Şeytan kapanında kıstırılmış ruhların, İniltileriyle ağaç kökleri kutsanmış. Sanki bir mızrak epeyce kor. Batıyor göğüs kafesimi delip, Ruhumu teslim alacak sanki birşey. Ay ışığı bile kan gibi dökülüyor suya. Rüzgarın bile dili kesik tenimi tokatlıyor sessiz. Hem yakıcı hem buz gibi soğuk. Ayak bileğimi sımsıkıca biri tutuyor. İlerlesem yakıyor dursam üşütüyor. Yoksa bu sen misin? Kararsız olan ruhun mu. Toprak altı sesler o gizemli dokunuş. Beni ürküten sahi senin ruhun muydu. Bana bu korkuları yaşatacağına. Tutsana bu çocuğun ellerinden. Karanlık ormandan aydınlık yüzüne, En korunaklı gönül hanen de. Ellerimden tutup teselli versen ya. Geçti artık bitti bu bir rüyaydı desene... Erhan Çuhadar Sabır Gemisinin Kaptanı |
Ay ışığı bile kan gibi dökülüyor suya.
Rüzgarın bile dili kesik tenimi tokatlıyor sessiz.
Hem yakıcı hem buz gibi soğuk.
Ayak bileğimi sımsıkıca biri tutuyor.
İlerlesem yakıyor dursam üşütüyor.
Yoksa bu sen misin?
İtinalı yürek sesi...Kaleminize yüreğinize sağlık.