EFSUNLU YUVAÜç odalı bir sarayımız vardı Haremlerde gözümüz yoktu Bir küvet yeterdi elbet arınmaya Her oda farklı bir dünya Her kapı farklı bir boyutun aralığı Aşılmaz sınırlarımız vardı Huzur sadece zevkle döşenmiş salonda Padişah tarafından yapılan söylevler ile bozulur Odalara öyle dağılırdı İncileri saçılırdı kadife tenli kadının Bakışları hüznü delerdi Hüzün yıkardı duvarları Serzenişler aksı seda Çırpınışlar düşüncelerin hükmünde Lal olurduk ... Alev alev efsunlu yuva Bir yalanın koynunda buz keser Zaman geçmez es alırdı Yıkılmalara gebe kalırdı tebessümler Umutlar mühürlenirdi Uyanikken durumu maskelerimiz kurtarırdı Boy ortalamasının avarajın altında kaldığı yuvamızda Her birey büyük okyanuslar taşırdı Sır olur gecelere karışır Ağlardık cevizden kesilmiş yataklarda Kozlarımızı karanlıkla paylaşırdık.. Kim galip... ...............bilinmezdi... Bir zamanlar televizyonun olduğu yerde Ağlayan bir çiçek dururdu Ona bakar gülerdik Mutluluk olurdu gözyaşları Zaten başka çaremiz de yoktu Durumumuza üzülecek kadar halimiz olmadı hiç Gururdan mıdır bilmem Kimsenin boynu günahları kadar eğilmezdi. Sabır taşının çatladığı bir ortamda Terkedilme korkusu sarardı bedenleri Bir vazo ya da bir kül tablası bir yıldan fazla dayanmazdı Bir resim çizer duvara aramızdan ayrılırdı. Saf varoluşların beklemekle kirlenen sonlarıydık biz. Olgunlaşma olgusu bizi ilkokulda yakalamıştı, Mavi önlüklerde ütü izi gibi taşırdık üstümüzde. Zamanla alıştık Bir arkadaş gibi anfilerde ve salonlarda yoldaştık. Bir mektup ayırdı bizi o saraydan Kadife tenli kadın anılarını tıkıp bir bavula Adımlarını eşiğinden dışına atarak kapısının Terk etti sarayı sonunda Sonbahar gibi sararmayı öğrenmiştik Yeni başlangıçlara gebe kalıp büyümeyi "gülmek ile ağlamak kardeş" demişlerdi Yürüyünceye kadar karaca ahmet mezarlığında İnanmamıştım aslında.. Yıllar geçti şarap olduk İçtik deneyimlerimizi her adımda.. Arada bir korkarak geçerim o sarayın önünden Dökülür gözümden zemzem gibi anılar Yeni bir elbise giydirmişler uydurmuşlar çağa Anılar sıkışmış ağlıyor efsunlu yuvada.. Saruhan Osmanoğlu (bizlerin içinde yer eden efsunlu yuvalara) |
...
o yuva, arzulara göre sekillenirmi(ydi)?
belkide, kimbilebilir?
hayal etmeden, yasanmadan bilinmez degilmi?
her sey gönlünce olsun dileklerimle.
sevgiyle...