Ayrılık bitti
Sorma, dün gece neredeydim,
kırık bir sandalyeden başka, hatırladığım yok benim. Benim dediğim kırık masalar, masalarda sızmış, dün masal dinleyen adamlar. Sorma, dün gece kiminleydim, hangi kuytu karanlıkta ne günah işlerdim, ah o gözler, ahu bakışlardan oldu herşey, sorma, o masadaki ben değildim. Cevapsız duvarlara anlattım ve sordum, yokluğundan kimsenin haberi yoktu, gelip geçenler de görmemiş seni, buğulu camdan artık kimse bakmıyordu. Bakmıyordu çünkü camı kırmış çocuklar, hiç laf dinlemeyen, haylaz ve edepsiz bakışlar, tanırlar diye düşündüm seni ve sordum, sessizce iki yana başlarını salladılar. Ben dün gece o gözlerle sevişirken, sen beni terkedip gitmişsin. Her günahın kapısını bana sen açarken, anahtarı o masaya bırakıp gitmişsin. O masada gördüm, dostlar ve adamlar, biraz dedikodu ve duman altı herşey. Tanıyormuş kirli gözler her zerreni, yorgun omuzlardan düştün, ve ayrılık bitti. Ayrılık bitti çünkü sen gittin, öğrettiğin günahları süpürüyor sokaklarda çöpçüler. Kokundan ve sesinden hatıra kalmış o masada adamlar, içip içip hala adını sayıklıyorlar. Bekleme benden senin için bedbaht olmamı, olamam, olamam, kahretsin olamam. ayrılık bitti çünkü, dudaklarında tozlu izler taşıyan kadın, olamam, senin için bir hatıra olamam. Yine özleniyorsun, duman altı ayrılıklarda, öğrenmek istiyorlar, günaha açılan kapının adresini, ben bilmiyorum diyorum, ben söyleyemem, inatla soruyorlar, gittiğin yolların ismini. Kalktım çünkü sinirlendim biraz, masaları devirdim kırdım bardakları, söyledim, çaldı şarkılar son sabahta, dilimde tek bir türkü, ayrılık bitti. EnEs İlhan - - 13:56 5.04.2021 |