Ayrılığın gününden
Ayrılığın gününden,
gözlerindeki mutluluğun tarifini, bensizliğe açılan kapıdan, nasılda koşup gittiğini, hiç unutmadım. ellerindeki kandan doğdu benim her şiirim, bir geceye bıraktım kendimi, bir daha sabahı bulamadım. Ayrılığın günü, senin gözlerinin gülüşüydü, o kadar güzel gülüyordu ki gözlerin ayrılığa, bu mutluluğunu hiç bozmak istemedim, hiç ağlamadım. Bir ayaz vurdu, bir kül düştü diktiğim gülün üzerine, kurudu herşey, sonra adını hiç yazmadım. Bakışlarının ötesinden, beklediğin aşkı bulduysan, toprağa yeniden çiçekler ekeceğim. kaybettiğim sabahı, senin mutluluğunda bulacağım. Ellerinle hediye ettiğin bu günün gecesini, çok sevdiğin şarkıları dinleyip yazacağım. Omuzlarımda biriken yorgunluğumu, kimseyi rahatsız etmeden dökerim toprağa, Sessiz adımlarla çekip giderim şehrinizden, dünyanızdan, belki yazmam, bir kez daha ayrılığa. Herşey bitti, herkes gitti, kapılar kapalı, gözlerin ardındaki boş karanlık odalar kaldı, yine düşündüğüm bir sen varsın, düşündüğümde aslında sen hiç yoksun, sen kimsin, yıldızları gökten çalan kadın, ayrılığın gününde, gözleri gökte yıldız olan kadın. Enes İLHAN |