SEN DEĞİL DERSE
Şu ara boğazıma batan garip bir şey var.
Belki de "Sen" diyecek tabip açıp da görse. Hani ben her nefeste tekrar "Sen" diyorumya, Korkuyorum bu bir dert yada "Sen" değil derse. Sanki cam kırıkları doluyor boğazıma. Engel yutkunuşuma bir de şu avazıma. Teşhisini söyleyip kızıp itirazıma, Korkuyorum bu bir dert yada "Sen" değil derse. Belki de oluyordur çok sigara içince. Yirmi dört saatte bir, üç paketi geçince. İhtimaller içinden bir tek seni seçince. Korkuyorum bu bir dert yada "Sen" değil derse. Nasıl derim derdim sen, dermanım sende saklı. Zaten ben dert çekmeye, dertse bana meraklı. Gitmeyişim bu yüzden çıkacak diye haklı. Korkuyorum bu bir dert yada "Sen" değil derse. Ne bileyim "Sen" dedim acıyan her yerime. "Sen" dedim de tac ettim taktım işte serime. Kendi elimle berbat ettiğim eserime, Korkuyorum bu bir dert yada "Sen" değil derse. Mesut’um hiç görmesin belki de üzülecek. Belki de nice dertler sıraya dizilecek. Biliyorum en çok da "Sen" derken ezilecek. Korkuyorum bu bir dert yada sen değil derse. Mesut ALTUNKAYNAK |