Çorap Söküğünden Sarkan HayallerMeğerse Birini öldürmek istersen Önce düşleri kirletmek yetermiş Beden mi Beden toprağın altındakileri beslemek için Sadece bir bahaneymiş En son görüşmemizi hatırlarım Rüzgarlarımın boynunu kırıp Cesedinin üzerinde çıplak ayaklarınla dans etmiştin Öyle ya Sen zaferini kutluyordun Ben ise hezimetime ağlıyordum Hüznü bile yenen için yaratmışsın ki Ben ağladıkça Sen daha da çok seviniyordun Ama Galip gelenlerin de bir onuru olması gerektiğini o gün öğrendim Düşün ki Ne zaman seni ansam Bedenindeki her bir kemik parçasına hayır duası okumak için Tüm o ilahi metinleri ezberledim Nasıl da acınılası oluyor değil mi insan İntikamımı bile kaçtığım kelimelerin arasında bulurum sandım Ah tanrım Neden Düşlerimden vurdun ki beni Oysaki ben Elleri ceplerinde Islıklar çalan bir çocuktum Karanlığı çaldın alnıma Öyle bir yâraladın ki beni Zihnime ağır gelen oyunlar peşine düşüp Şeker ambalajlarına cesetler saklamak zorunda kaldım Bir hayalet gibiydim artık Varlığım uyuşmak istiyordu Kabul edilebilir olanları kabul edecektim ama Aklım kabul edilebilir olanlara bakınca tüm anlamlarını yitiriyordu Yapacak bir şey yoktu Kırmızı hapları biriktirmeye başladım Beyaz olan her şey ölüm gibi geliyordu bana Beyaz olan her şeyi sadece Tanrı’ya yakıştırdım Kaybolmak artık yola çıkmanın ilk adımı gibi olmuştu Silinmiş tabelalardan dönüp Göze tuhaf gözükse de siyah tavşanın peşinden gidiyordum Olması gereken böyle basit olamaz diye düşündükçe Olmazları zorladım Masallar Ah o masallara inanmak istedim ama Meğerse onlar bile göz boyamak için yazılmışlar Masalın sonunda acı gerçeklere uyanınca gerçekleri kavradım İşte uykumdan uyandığım o gün Anladım ki Ne bu hayat bana aitmiş Ne de içindekiler Masallar da gerçekler de Bu lanet olasıca dünyanın Kurgusu Gelmişi Geleceği Olmuş ve olacakların efendisi benmişim sanarak çok büyük yanılmışım meğer Her şeye rağmen bir çizgi olması gerekmez miydi Birkaç tane de olsa hayat benimmiş gibi hissettiren bazı sonuçlar Belki de o zaman Duygular böyle zıvanadan çıkmazdı da Koltuk altlarında tozlanmaya bırakılırdı tüm isyanlar Eğer aksi olsaydı Ki Olmadı Gözlerimi kapayıp açma aralığındaki o kısacık zamana sığmazdı insanlığımın raydan çıkması Ve ruhumun sonsuzluğa gidişini suskunlukla karşılamazdım o zaman Zaten o günden sonra Bir daha da diyemedim “Ne zaman geldin ruhum görmedim seni” Hoş bir şarkıdan öteye gidemedi gidenin geri dönmesi Ve O hüzünlü melodinin yürek burkan hatırası sardı böylece her şeyi Alıştım sonra her şeye Her gidene Arta kalanlarla idare etmeye Susmaya Yutkunmaya Soruları içerime içerime sormaya Cevapları kendi kendime vermeye Bir kere alışmaya gör dedim içimden Hayatı çorap söküğü gibi gidiyormuş insanın elinden Kesinlikle Birini öldürmek istersen Önce düşleri kirletmek yeter Beden mi Beden ise toprağın altındakileri beslemek için Bir bahane sadece y... |