Şiir Tadında
ne uzun rüyadır
uzaklıklar şimdi olsaydı eğer şiir tadında kanatlarım bir milat olurdu senin yüzünden gökyüzünü yudumlayışlarım çatı katına yuva yapmış kırlangıç seslerinden tadardım aşkı yayılırdım damarlarına kadar yüreğinle sevişir nabzında atan yıldızları dinlerdim ah göğ(s)ümün yedi renkli çağlayan kızı sesinle ünle beni sesin bahar aylarının devrimci kelebeğidir senin gürültüsüz kelimelerini uyandır yatağından bir cümle kur bana kalbinin atışından kanın akışından yüklemi altından boy versin artık ölümsüzlüğün çiçeği ah içimin biçilmiş başak kokusu düşle gerçek arasında çizilmiş haritaların yırtık dokusu olsaydı eğer şiir tadında uyanışlarım otururdum mavinin en dibine sonsuzlukla selamlaşır çivilerdim güneşi battığı yere barışırdım kavgamla leylaklar güderdim gözlerinin içinde vaktimiz olmaz belki de anlıyorsun değil mi şuramda "kavrulan karıncanın çığlığını"duy olsaydın eğer şiir tadında soluğum ateşi kendi bakışında yakar suyu kendi akışında boğardım inan _boran |
Ne ince bir nüansda şiir içine çekiyor kendini
Uzaklıklar değilmidir bizi yakın eden ruhumuza
Derin çok derin duyguların alfabesinde hazzına varmak şiirin.
Şiirdaşım bir dokunur kelimelere
bin sözcük çıkar .
Şimdi şiirin en uzun rüyasında
hasret bekçisiyim
Sevgiyle
Tebessümle hep güzel gönlüne ☺️☺️