Yorgun Bir Su Damlası Gözlerin
Yüreğim cömert bir sahaf
Hırçın zamana şiir geçirmek için Gece gündüz nakışlar yaşamı Gönlüm hovarda bir ateş Sevdanın en harlı ateşini Asırlardır toprağa dikmeyi diler Gül bunun için dalda üşür Bunun için bülbül gülüne kavuşmak için Günleri iğne deliğinden sabırla geçirir. Yorgun bir su damlası gözlerin Biçare anların yalım ateşleri gönlümde Ruhumda sızıyla demlenen günlerim Ömrümün hicaz sevinçleri heybemde Ruhumun zirvelerinde çağlar sular Delirmiş köpüklere tutunur şiirlerim. O rüzgârla dans eden yaşamın koylarında Gövdeme tutunan anların özrünü bana sorma Yaşam çentiklerine yeni bir halka daha ekleyip İnkârcı kelimeler sunar bize bazen hayat Yüreğimin sahilinde yalın ayak yürür kimi aşk Sığınır ömrümün düşlerle çevrili labirentine Alır götürür aşkın ayak izlerini derin sulara Kayıp bir kemanın tellerinde ruhumu arar. Oysa her nida kendini çağıran yanık bir sestir Tutunur içsel sızılarla ömrümüzün terkisine Biz iç çığlığımızla yoksul günlerin çemberini çevirir Fersiz gözlerimizin kırıklarını denizlere serperiz Kaybolan bir aşkın fısıltısıdır gözlerimizdeki ifade Sahte gülücükler ekeriz sevdanın kırılgan bahçelerine Ve çağları delip geçmek isteriz yasaklı gönüllerimizle. Düşlerimizin imitasyon odasında faili meçhul yangınlar Ben kımıltısız bir gökyüzü altında aşkı bekliyorum Ölgün ışıklar biriktirdim nicedir iltica ceplerimde İlençli masalların yurdundan neden dönmüyorsun! Sürgit acıların duvarında resmin, sen gülmüyorsun Kıyımlarla örselenen bedenim dokunuşlarına muhtaç Sensizliğin çağlarını aşıp sana geldim, bana ruhunu aç. Selahattin YETGİN |