Hercai Bekleyişlerin Sonbaharındayım
Yazgılarla körebe oynarken tükeniş, sen düşüyorsun usuma
Yorgun gemiler kayıyor ufuklarda, gözlerimde bir muamma Kaypak direnişlerin bayrakları yakılıyor korkak meydanlarda Duvarlar yıkılıyor ıslak mevsimlerde, tükenirken aşk dudakta. Duman sulandırınca gözü, perdeleri çekilir yaşanmasız ömrün Sevdalı avuçlarımda yıldızlar üşür, paslı tavalarda pişer öğünüm Vakitsiz açan çiçeklere döndüm, aşkın kirli kıyılarında yürüdüm Her mutluluğun karşılığı coşkuymuş, ben onu gözlerinde gördüm. Çıngılar savrulur sensizken şehirlerime, çekerim yorganı üzerime Yokluğun gözyaşları hazindir, ben hicranı sürerim hep gülüşlerime Yangınlarla dağlarım ah yüreğimi, kapılır giderim hayali öpüşlerine Hercai bekleyişlerin son baharındayım, yürürüm hazan mevsimlerine. Aştım gölgesiz baharların şimallerini, yediveren ağustoslarda yakıldım Kuru ekmekti öğünüm, sevdanın kırıntılarını avuçladıkça hep sarsıldım Seni düşündükçe süzüldü tenimden terim, sarılmasız bayramlar yaşadım Sokuldum düşlerde yatağına, aşkının bağbozumlarında saçlarını okşadım. Seni sevdikçe varsın daralsın göğsüm, her yaşanmışlık kurulu öfkem olsun Yolcusuz limanlarda yalnızca seni bekleyeyim, vuslatın bedenimi savursun İçlendikçe sarılayım sevgine, tanımsız acıların denizinde boğsun beni sorgun Hasretin gemileriyle sana geliyorum yar, sonsuza dek sürse de bu yolculuğum. Selahattin Yetgin |