dünyanın son gününde doğmakişte sevgilim bu hayat çiftesürüyor bizi tenimizden ayrılığa henüz çatlamamış bardaklar soğuktan henüz çatlamamış atlar var eski bir savaştan kalmış paslı miğferler ile oyun oynamayı öğretebilir miyiz parkları vururken irin drenlerini sökebilir miyiz kanlı böğrümüzden hiç yaşamamış gibi yapabilir miyiz işte sevgilim bu hayat sesi bastırılan çığlıkların aryası çoğu yokluk deryası ellerimi tanımadım bir sabah uyandığımda kendimi tanımaktan yoruldum |