SÜVARİ
Birkaç kendini bilmez aşksız
Kesmişler akşamın gırtlağını Çeliği kör bir usturayla Yıldızları al aşağı etmişler Acımamışlar aya yarin yanağında Oysa kan tutar gökyüzünü Yıldızları ve ayı Aldatmasın sizi hiçbir vakit Ufkun ruhları tutuşturan o muhteşem kızıllığı İki çift bal göze meftun Üç beş serseri Soluyup soldurmak için kan güllerini İncitmişler dalında cümle çiçekleri Toprağı deşmişler tütün sarısı elleriyle Suyu pınarında bulandırmışlar Ve kirletmişler mavi atlası Anason köpüren nefesleriyle Şirin edalara matuf bir dünya avare Buse alabilmek için kuğu gerdanlarında Kıyama kalkmışlar kıymışlar şiirlere Hiç hesapta yokken Şarkıları telef etmişler Nağmeleri ezmişler sazlarında Kopmuşlar meydanlarda kızıl kıyamet Marşlar savurmuşlar her köşe başında Sıcacık sloganlar kazımışlar kapı duvara Burunlarının ucunu görememeleri bu sayısız divanelerin Ucuna kadar sevmelerinden kirpiklerinin İtilip kakılınca yok yere sahte yüreklerde Cinnetin adı olmuşlar manşetlerde Ciğer gibi yanıp sönmeleri Kaderlerini kederle izlemelerinden Sancıyı dişleriyle ezip kahkahalarıyla gizlemelerinden İlla Mecnunca sevmelerinden Kerem olup diyar diyar gezmelerinden Ateşi kavursa da dünyayı bunca kimsesizin Baharı buza kesilir her daim nasipsiz süvarilerin… |
''Buse alabilmek için kuğu gerdanlarında
Kıyama kalkmışlar kıymışlar şiirlere''
Şiirde bir çok imge güzelliğiyle imrendirdi kendini ama bu bir başkaydı çağrışım ve duygu alaşımıyla.
Gönülden tebriklerim saygımla.