GÜNEŞ
Yaka paça alındığı hücrede inandıramadığı tek aklının
esinlendiği rumuzdu Adını söyleyince değil rumuzunu özletince varolduğuna inancı sonsuzdu Düpedüz adam kandırıyorlardı Mutlak aklın kısmet tarayışında patika aşındırıyordu Oysa dinlemek değil ferman bile sarmak istemiyordu Bir intikamdır sürüp gidiyordu Azılı bir katil değildi ki rastlantıyla öz dilini kıyaslasınlar Sadece gerdan kıran bir esir gibi konuşturuyorlardı Adını ilk söylediğinde merhamet duvarına Katliamı yazdıracaklar diye ağırlandı bir iki yıl Oysa öz belleğinden hiç bir dua çıkmadı Öz adına değil rumuzuna kan veriyordu Rumuzu sadeliğinde Kırmızı Güldü Fakat neden bir ejderha dargınlığına bürünüyordu Her kadına aşk yerine şiir dağıtıp kendini kandırıyordu Öyle ıssız ve şifasız yaşıyordu ki kalbine bile sardığı tek bir güldü Kanı her kanatılınca bu güle damlıyordu İspanyol bir şairdi kendisi Falın iskambil kâğıtlarında itâati aşktan da yürekli kovalıyordu Yıldızlar dirliğe girince bir buyrukta bin kere kanıyordu Ömür billah da en akıllıyı tanıtıyordu Öz adı sadece bir İspanyol kalsın arzuluyordu Vatan aşkında tek o yaşlanıyordu Herkes bir gün vatana ihaneti söz konusu edince şiirlerine kadar uzanan dilde Rumuzu kurtardı öz belleğinden Kırmızı gül vatan için yaşıyordu! |