GÜLEBİYORUM GALİBA
Daha düne kadar hepinizin sevdiği Beden dersi benim en nefret ettiğim dersti. Siz bahçede top oynarken, gülmeye doyarken ben ağlamaya doyardım. Duvarlar üstüme yıkılırdı. Hıçkırıklarım sessizdi.
Daha dün Ahmet’tin sınıftan çıkması ile ağlayarak sınıfa dönmesi bir oldu. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Neymiş kendini oyuna almamışlar. Hiç farkında değildi yarın yine oynayabileceğinin. Oysa ben bir topa vurmaya neyimi vermezdim ki.. Ahmet’tin hıçkırıkları bana gülmeyi öğretti. Ağlayacaksak farkına varamadıklarımıza ağlamalıyız. Farkına varamadığımız her değer kaybettiğimiz bir değer, kaybedişimize ağlanılası değerler. Kaçımız farkında aldığımız nefesin, içtiğimiz suyun? Kuşların, böceklerin… Okula gelişimizin… Bir cümle yazmanın, bir cümle okumanın… ‘’Yaşayamadıklarımız fark edemediklerimiz Yaşayacaklarımızsa fark ettiklerimizdir.’’ |