DEDEMİN YÜZÜĞÜŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Şiirde geçen hikaye gerçektir. Bu vesileyle dedem Halil Çavuş’u ve Türkiye tarihinde ilk olimpiyat madalyamızı alan Mersinli Ahmet Pehlivan’ ı saygı ve rahmetle anıyorum.
Kanadına takıldı şiir isimli kuşun,
Yetmiş yıllık anısı, dedem Halil Çavuş’un... Yiğit adamdı dedem, Allah Rahmet eylesin, Bu gerçek hatırayı bizzat kendi söylesin: "Rahmetli Menderes’in başa geçtiği sene, Resmi bir görev için gitmiş idik Mersin’e. İleri gelenlerle doluydu aracımız, Erdemli’mizi ilçe yapmaktı amacımız. Evrakları götürüp Vali’ye vermiş idik, Sevinçliydik, sonunda murada ermiş idik. Mesaimiz bitmişti, henüz vakit erkendi, Şavkı’nın Abdurrahman yönünü bana döndü, -Bir yere gideceğiz, Halil çabuk hazırlan, Az ilerde mukimdir Meşhur Ahmet Pehlivan! Kahvesine oturur, bir çayını içeriz, Koyuncu’ya dönünce, "Şampiyon gördük" deriz. Yerinden çıkacaktı yüreğim heyecandan, Hedefe ağır ağır varıyorduk bir yandan! Tek katlı bir kahveye girdik tahta kapıdan, Kel kafalı, yapılı biri geldi karşıdan. Tek tek misafirlerin elini sıkıyordu, Sıkmakla da kalmıyor, kendine çekiyordu. Sıra bana gelince ben de Ahmet’i çektim. Öyle kuvvetliydi ki, az daha düşecektim. Pes etmedim, var idi aramızda bir masa, Bir saat direnirdim o masa kırılmasa! Bu efsane Pehlivan, ellerimi bıraktı, Yüzüme hayran hayran tebessüm edip baktı! Sıkı sıkı sarıldı, sonra adımı sordu, Hemen ahbap olmuştuk, yüzü de gülüyordu. Dedi ki "Bundan sonra pehlivan senin adın. Bu kahve açılalı beni tek sen zorladın!" Bu şerefli ünvanı onurla taşı diye, Pehlivan, yüzüğünü bana etti hediye!" |
Saygı ve selamlar.