Uzay/An Zaman
Uzay/An Zaman
ay zamanı şavkını süzüp uzaktan bütün gerçeğini haykırıyor bak. serin korularda daha çok gözlere nurla doluyor. hep yeniden sessizliğe bürünüp dinlenilen sakinlikle ve kaldırma kuvveti gizeminde duruluyor. vicdani kıyılarda toplanan ışık huzmeleri evet kimilerine göre büyük bir bedendir. çevrelenen huzur savurmalı yakamoz aydınlığı ortada bir bedeldir. gezegenine halayık, yatağını temizleyen ırmaklar gibi vefalı ve hür zamandır. bir ayna aydınlığa ve gül sepken dumanlığa gebelik işte bu öz beden yurda vefa. güneş zamanı gelecek hayalle mayalanır. yorulan zaman eskitilen sevinç gibidir. acıyan taraflarına su serp şimdi yanmak vakti. günde gün öpsün sevinçlerinden güneş ve ay. tahterevalliden varoluş hayata kalacak budur işte. hangi kör dejavu örtecek bak gerçeğini. tılsımlı ilacını sana da içirecek. yeter ki fotosenteze yol bulsun şuası. toprağına taam, gözlere fer olarak aksın geleceğine. güneşin batıdan doğma vaktine kadar yeter ki adalet istikametini ıskalamasın. ki kovalasın ışıklar her bir gölgesini ve renklerle beraber kırılma gerçeğini önünde bulsun. gel-git zamanı aynı eksen boyu salınıp hem yaklaşır hem de uzaklaşır gel zaman. her bir sığınak su getirip gergef dokuyandır. rıhtımlara gebe bir ömür statükodur. ekinoks ve en dakik kosmos öğretiyor bak gerçeğini. çatlaklarına yama, üstüne örtü ve hikmete ram oluyor. tekrarın bereketi üstünde gelene misafir gidene yol soruyor. devri daime alışığız nede olsa. Ölüm kol gezerken özünde ağ(ır)lamak döngüsüne şaşırmak boşunadır. zamanın sessizliğinden korkarken, toprağın hışırtısı her an omuzlarımızda duruyor. tahterevalliden dönüş, yeryüzünün en gerçekçi gizli örgütü işte bu git zamanı. İlkay COŞKUN 15.08.2021 Gökmavi Dergisi Sayı 24, Aralık 2021 |