Mülteci Sevdam
Şimdi yum gözlerini
Bir yangının en harlı yerinde. Biz iki dilsiz kıvılcım gibi, Aynı geceden kaçarken. Yolu yitik yıldızlara saklanan, Kimliksiz miydik sahi? Yoksa bir göçebe şarkının, Sessiz senfonisinde miydik. Ateşlerin en içinden, Bir mahşer basarken bağrımıza. Bırakmam seni ki hiç kimselere. Hiç K i m s e l e r e. Sevdama giydirdiğin, Bu ayrılık yakışmadı. Biz gibi kimselere. Ah mavi gelinciğim. Yedi kat bir zindanında. Müebbetine mahkum olsam. Bir deli bir rüzgarın, Menekşelerimi ıslatır. Hüzünler biriktirirken gecem. Tütün kokuların garip ıssızlığında, Ağlar mavi çocukluğum. Damağımda sensiz yarınlarımın tadı. Umutsuz güvercinlerim, Gecenin zifiri karanlığında. İntihar çırpınışlarında. Ağladıkça yokluğuna. Sen bıraktın Göz bebeklerime, Tuzlu yağmurlarını. Bir çiğ tanesine saklı çığlıklar. Bak soyundu şimdi, Hasret kasırgalarım senli. Aşkınla kelepçeledim, Eli kanlı tüm hücrelerime. Söz bitti. Eşkalinin hükmü sadece, Rüzgarlarda gecelerde artık. Uzaktan dokunuşlarında, Mimozalarımda saklı. Sahi Şimdi Mi. Sınır ötesini geçen, Bir mülteci sevdam. O büyük sevdam, Demli bir hüzün mevsimi artık. Şimdi karşılıksız katıksız, Yankısız bir uçurum sessizliğinde. Buz tutmuş gülleri, Biriktirdim tüm masallarıma. Dudaklarımın kıyısında kalmış, Esirlik senli sevişmelerim. Kentlerim öksüz, Kentlerim yetim, Kentlerim uçurum. Ömrümün hayat ipini, Sevdanın ezgilerine teslim ettim. Derin bir çizgi vurdu, Hiç geçmeyen, Kalbimin tam ortasına. Sahip çık artık Benliğime. Avuçlarıma bıraktığın, Bu kimsesiz bizli dualara. Yum gözlerini ! Valizler dolusu yorgun, Senli çığlıklarıma. Dökülen sonbahar yapraklarına. Bütün mumları yak. Yak ki, Dudaklarımdan düşen, Seni Seviyorum sözleri, Can çekişirken. Kalmasın karanlıkta. Bir deli kuş, Bir ağaç, Bak şimdi. Sessizce ölüyor. Şimdi her geceye, Sana adamazsam bir şiir. Seni adam diye sevdiğim, Seni adam diye sardığım, Sana yazdığım beyaz sayfalar, Bu sevda kirlenir... Erhan Çuhadar |
Yüreğine emeğine sağlık
________________________________Selamlar