HÜZÜNLÜ İNLEYİŞ
Talih kuşumu uçurmuştum çocukken,
O günden beri dönmedi gittiği yerden, Bir talihsizlik başımda ayrılmıyor benden, Nedir çektiğim bu dünyanın elinden; Tan yeri ağarmadan uyanırdım eskiden, Şimdi karanlıklar eksilmiyor üzerimden, Bu yaralı kalbime acı doldu talihimden, Talih kuşum dönerse acılar gider yüreğimden; Güneş kararmışsa ayın ne faydası olur ki, İçimdeyse karanlıklarım yolum aydınlanır mı, Çocukken talih kuşum gittiği yerden dönseydi, Acı çeken kalbim bugün şaha kalkar gürlerdi; Beyhude aşkım aşk bugün var yarın yok ki, Kara sevda aşkın yolunda hep sarhoş gezdi, Çamura batınca karanlık yolları seçemedi, Kara günlerimin karası çocukluğumun hatırası; Bir iki diye bağıran simsarların nedir bu derdi, Son otobüs giderse diye bindiklerimin hepsi, Beni yarıda bıraktı uçurumdan aşağı yuvarlandı, Sevda bağrıma saplandı kimse onu çıkaramadı; Ömrümün güzünde dökülen sararmış yapraklar, Hercai menekşe gibi nedir bu hüzünlü inleyişler, Geceye çadır kurdum koyu bir çay demlemiş dertler, Çayın kadrini bilmeyenler dertlerime dert eklediler; Erol KEKEÇ/19.06.2021/01.50 |
Güzel bir şiirdi, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şairimi içtenlikle KUTLUYORUM...