Olmak Ağırlığı
Olmak Ağırlığı
paleolitik çağın yontularında bulunan tılsım dekapaj altı tenörlerde gizleniyor tüm varidatı demiri-nikeli, oku-sadağı, hep bulmak üzerine benzeşen insan sanki neoletik çağın arayanı hep bulmanın doğurduğu bir kalıt değil mi ki? eşyanın isimleriyle mahsup söz ve hȃl durağı hayalin tansığında kavi kayıplar, büyü asılı kazanç-kayıp süzgecinden artakalanlar oluyor başköşede her yeni hüzn yine bağdaş kurulu asude hayat tımar ediyor ancak insafsızlığını hakikat aynasında boy almak, en ulvi yol elbet mevki ve mevzi savaşlarında hoş bir seda arası insan denen mükemmelin iliğini dolduran şey yola getiren yolda tutan bir huruç ve ölüm hȃli acı/yan sese, sızlayan cana sessiz nükte oluyor idrakimiz var, vicdanımız var en adil yanımız adem babamız havva anamız yasak elmamız da yaramız var, Allah’ın bizi bizlere bırakmayacağı ateşi bulan, tekerleği bulan aklımıza mukayyet bilmenin ve bulmanın huzuru, kerevetine çıkan İlkay COŞKUN 07.06.2021 |