ne ise halin o çıksın falin diye deyiş vardır hani

fal uydur uydur söyledir ya da şair sihirli kelimelerin tutsağıdır adeta

kelam tutsun da gerisi mizansendir taktir toplayınca oooo deymeyin keyfe


velakin yukardaki kelimelerin dizilimi olsun
mana yoğunlukları olsun adeta keş konumunda, öyle ki arif olanı sarhoş eder de koyar pelte halde bir kenara, insanı vakfe ye zorlayıcı gücü oldukca yoğunlukta

şiir bu evet lakin muhammed mustada sav. efendimiz müslüman olan bir şaire üzerindekini çıkartıp giydirmiştir

mağarada hz. ebubekir efendimize öğretilenler tam da bu mevzulardır
ya da hz. ali kv. efendimize öğretisi cehri haller

lakin yazarımızda bu husus hafii olarak seyr etmekte

bu ki bileni vardır
arayanı vardır
bulanı vardır
bulamayanı
artık her türlüsü bir yana

bu şiirin şairi yaşıyor yaşıyor
hay sıfatını ihtiva etmekte aklı ile... ki akıl olmazsa adem olamaz ve hayvanlığımız daim ederdi

güneş doğar ve yaşam devam eder

hayy sıfatı akıl arar ve oraya yerleştiğinde deveran dört dörtlük sac ayağına oturur ki peşlik mümkün değildir...

şiir yukardaki şiirde bunlar aşikar olmuş diyorum

tabii BENCE


SELAM MUHABBETLERİMLİ DEĞERLİ ÜSTADIM, DOSTUM...

Dolaştım bir zaman hasret çölünde
Meramı bilinmez aşık dilinde
Adem’den bu yana zülfün telinde
Salınan bin yıllık bir gün gibiyim

''bin yıllık bir gün,,

tuz buz oldu şiir pencerem

müthiş

kutlarım