28
Yorum
38
Beğeni
4,9
Puan
2901
Okunma
Değişince simyâsı, ateş dönüşür aşka
İçimde sırra kadem, sırdan aşikâr dirim.
Zerresinde nakışı, nakkaşın aşkı başka
Hayretin kıyısında, boy versem vurgun yerim.
Ey hüznün âfâkında, nâz ile bekleyen gül
Ey vuslat şafağında, gaflete düşen bülbül
Senin gözünde uyku, bende siyah perde tül
Çekilsin penceremden, kurusun tende terim.
Gecenin karasına, çöker hüznümün ağı
Aynanın sûretinde, söker kıyam şafağı
Ayrılığın zinciri, kemirirken bir dağı
Canım ecelsiz çıkar, üstünde yorgun serim.
Hasret canda pâyidar, imdâ’deyle Sultânım
Sâkilerin mîrâsı bir bâdeyle mestânım
Sen bu nâsı yâdeyle, boş kalmasın bir ânım
İnler garip dilfigâr, söyler ki Mevlâ kerim.
Erol URAZ 18.11.2014 Kırklareli
5.0
97% (36)
1.0
3% (1)