25
Yorum
68
Beğeni
0,0
Puan
2902
Okunma
Doruklardan süzülmüş özde sevda işvesi
Aklımı talan edip dertlere salan rüzgâr
Deryalara sevdalı bir gönülün neş’esi
Yârin nefesi gibi içime dolan rüzgâr
Gâh çıkıp bir yangından, seslenir; işte buyum
Gâhi söndürüp der ki; vasfa sığmaz bir suyum
Sebebim, cism’i cânım, aşklara meyyâl huyum
Geçtiği her bahçeden murâdın alan rüzgâr
Geceler kaybolurken gözlerimin ferinde
Dillenir düşlerimin efsunlu bir yerinde
Yıldızların altında, sabahın seherinde
Gülzârın kokusuyla kapımı çalan rüzgâr
Denizlerde yansıyıp suya karışır gibi
Dalgaların üstünde sanki yarışır gibi
Vuslatın coşkusuyla zülfiyâr ışır gibi
Bir anı bin ömürle ölümsüz kılan rüzgâr
Hiçliği kerpiç edip dolduran her boşluğu
Güneşin altındaki gölgelerin loşluğu
Geçmiş ve geleceğin muhteşem sarhoşluğu
Âşığın mâşuğuna aşkını ilan rüzgâr
Erol URAZ 14.12.2018 Saray-Tekirdağ