sivil paşalara bayramlıkbarışı kızdırdım.. kağıt kalem yoktu ahşabı fersude-ydi yoksunluk masasının suya atılmıştı hayretim-in imzası güvercinin beyazı silinmiş ve sarartmıştı hisleriyle zeytin dalını -kara yağmur bulutuna mükerrer atanmıştı oksitli diller- anti-insancıldım yer küreye dönerek sualsiz baktım geçmiş falın kehânetine istikbâl mahkemesi yüreğim ve darağacına asmışım arafı taraf olmuş saman yollu kâinat-ı sefilin süklüm püklüm tütüyordu bacası bebeleri kundaksız cesetten dünya-evinin kalibresinde titredim hamasetin kalleş bir kaldırım pususuna düştüm-düşüm’ün ve çapraz ateşte burkuldu yürek sıçradı kanları bayramlığım üstüne ve bozuldu rüya bozuldu insanlığımız//istemsiz bozuldu şiir ve kendi içinde kayboldu dünya... |