Sıtmalı yağmurBir salyangoz uykusundayken Hep bir ağızdan dökülen ince sözümüz var Ağır libaslar ve laternacı minörleri gibi Düşünsene lina’m Mesafeli bir aralıkta oturuyoruz İki kere öpüşmeyelim Hatta hiç öpüşmeyelim Gözlerin baksın, dışarıya bakar gibi Kış geçer Bahar gelir Bir cüce doğurur kirpiklerimiz Ve hayal eder Bir köpek nasıl ulur geceleri Kapıyı kapatıp, titreşen mırıltı Ve zil takıp oynamıyoruz Bir günün devinimi var kaldırım kenarında Cetvelle çizilmiş çok yalnızlık var Mermer merdivenin basamağında Su oluğu ve yağmur damlalarında Yakamız kırmızı değil Gölgeden gölgeye Taştan taşa Uzun bir koridor sonu mavidir belki Ne bileyim Belki iyi olacağız Öylesi iyidir.. |
Sarılmak yasak
Dokunmak yasak lina