gülümseyin/trajı komik hayataŞiirin hikayesini görmek için tıklayın deklanşör
çığlıkları bastım karanlığın ağzına eşikler diyorum ayaklarımızın kalemimidir bu eşikler eşik olsaydım,ne yazardım acaba ve İnsan koşulsuz kendinin annesidir artık biliyorum şimdi ruhumun pencerelerine bir kuş konuyor çırpındığı yerlerden tanıyorum onu o da tıpkı benim gibi ben nasıl mıyım ben azgın bir hiç gibiyim yürüyorum,yol epey güzel duruyorum,bekliyorum neyi kimi ne olduğunu bilmeden beklemek çok ecel sahi yürümek durmayı özlemek midir bilmiyorum cevabı koşanlara bırakıyorum "bir kadın vardı"diyorum susarak düşünce güler gülünce ağlardı bir kadın vardı yağmur yağınca şemsiye açmaz,duştan çıkınca saçlarını kurutmadan duramazdı bir kadın vardı o kadın kimdi o artık ben değilimdi bir kadın vardı,kavun kabuklarını tuza batırıp yemeyi severdi çarşamba günleri bir film izler pazar günleri bisiklet sürerdi bir kadın vardı onu bir yerden tanıyorumdu saçları omuzlarından aşağı sarkar burnunda retro bir hızma parlardı bir kadın vardı,yoktu bir kadın ben hep yok muydum ki oysa ne korkunç bir inatla yaşıyordum hâlâ belki de zeytini çekirdeğiyle yemeyi özlemişimdir bilmiyorumdu İyi de ben artık zeytin yemeyi de sevmem ki fakat siz bunu nereden bileceksiniz değil mi kapı çalıyor ihtiyar bir sene gibi kalkıyorum yerimden İyi de benim hiç komşum da yok ki zaten kapı çalmıyormuş meğer karla karışık yağmur başlamış bu rezil takırtı da ondanmış su kaynadı,soba çok sıcak evimin merdiveni yok bahçede kurumuş elma ağacı var ve koltuğun üzerinde bir battaniye gençliğimi de döktüm iyice öylece oturuyorum kendimle radyoda bir şarkı çalıyor sobanın üzerinde hâlâ o demlik ben bir kilimin üzerindeyim gibi tavan biraz kirlice akmış bu kış çok çetin geçiyor belli ellerime bakıyorum ben yine nereye koyacağımı bilemediğim şu kahrolası ellerime öylece kucağımda duruyorlar niye hep benimle yalnız insan diyorum yalnız insan ellerini nereye koyacağını bilemezmiş haksız mıyım sizce anneanneme sormuştum çok zaman önce "dedem sana hiç çiçek aldı mı?"diye "aldı elbet,almaz olur mu hiç" demişti bana bana aldığı bütün entariler "çiçekliydi" mesela gülümsedim ona şu an öylece kafamı çevirdim arkaya mutfak tezgahındaki bulaşıkları öylece bırakıp uyuyor anaanem biliyor çünkü onun kapısını sabah olunca kimseler çalmayacak mahcup olacağı birisi bile yoktu hayatında çünkü anaannem artık şu mezarda ve ben şimdi patisi yanmış bir kedi gibi kaldım dünyada yüzü kömür karası nice varlıkla my |
ihtiyar bir sene gibi kalkıyorum yerimden..
ve İnsan
koşulsuz kendinin annesidir..
Harika buldum..
Selamlar