LanetŞiirin hikayesini görmek için tıklayın bir günah tohumu ektin kirli ellerinle içime
şimdi güneş bile görmemiş kırılgan bedenime karanlık hükmediyor. saçlarını en ölümcül tasvirlerimle ördüm sen görmedin uyuyordun gizlice süzüldüm saçlarına ve kanına karıştım usulca hissetmedin tırnak diplerine yerleştirdim cehennem topraklarını dokunduğun her bir canlı kuruyup küle dönecek bundan sonra ve sen hiç umut dolu bakma diye bir daha gökyüzüne güvercinlerin kanıyla boyadım bembeyaz bulutlarını kızıla bir öfke yerleştirdim sonra yüreğine gözlerinde intikam alevleri dişlerinde kulak kanatan gıcırtılarıyla büyüyecek öyle bir cehennem ateşi kaynayacak ki kanında tüm dünya senden ölümüne nefret edecek yak yık yok et her şeyi ilahi olan tüm izleri sil bu dünyadan pişmanlık için çok geç tövbe etme boşuna içinde insana dair hiçbir şey kalmadı yaradılıştan bir günah tohumu ektin kendi ellerinle içine şimdi merhamet görmemiş o yüreğin senin ebedî mezarın olacak içindeki iblisin duyuyorsan artık sesini ruhunun gideceği tek yer cehennem olacak |
ifadesi imgenin.
hırpalayıcı
şiirin tam burasında şöyle bir durdum
ilahi olan tüm izleri sil bu dünyadan
İçinde insana dair hiçbir şey kalmadı yaradılıştan
antroposenin cehenneminden vahdeti vucudun cennetine geri dönemeyeceğimiz için ilahi olan tüm izler ve insana dair her şeyden nasıl da dönüyor insan içine.
şiirin yer yer vurduğu yerler şiirin aynı zamanda derinliği
kaleminize sağlık.
güzeldi.