Son Kahya
Yine bu gün dîvâne savrulmuş ve gamlıyım
Ezelden sancılıyım, yenik düştüm figâna Geçmişin mirasıyla ikbalden evhamlıyım Dönülmez ufuklardan yürüyorum hazâna Cam kırığı anılar yaşadığım hikâyem Hüznümü depreştiren vebalimdir sermayem Her dem arıyor seni bu şehir bu kasaba Boğuk hıçkırığımdır bıraktığın intibâ. Geçti nice seneler hep varlığına muhtaç Firâkın soğuk eli ruhumda dolaşırken Vicdan çatışmaları sunmaz halime ilaç Kâbus olan düşlerim gerçekle kaynaşırken Aydınlatır sîmânı gözlerimde fecirler Süzülür hayalimden esmer yüzlü tasvirler Senden kalan geriye bir resim, birkaç urba Şu köşede inleyip duran içi boş kırba. Bu bahçeler, bu mesken, yaşanan hatıralar Zevk-u sefa duymuyor artık ziyaretimden Bir hicran ki yokluğun derunumu yaralar Ulaşamaz dilime vakur asaletimden Şu dere yatağında süzülürken irfanın Şu dağın çeşmesinden fışkırıyor tufanın Artırır özlemimi her Temmuz her Çarşamba Merhem olmaz halime ne dostum ne akraba. Ey benim yanık tenlim el ayağı nasırlım Yokluğunda kahrolmuş virân olmuş çardaklar Gülüşleri kem kader ıstırabıyla sırlım Bastığın topraklara tünemiş fırıldaklar Yerle yeksan ettik de ulvî kaygılarını Kaldırdık otağından rahmet yaygılarını Dokuz çocuğu sarıp sarmalayan şu oba Hasretin elemiyle şimdi yetim gurebâ. Ey benim içli şarkım sen gittiğinden belli Çığlıklar yükseliyor konduğun musallâdan Türkülerle ağlıyor bir ‘’Gözleri Sürmeli’’ ‘’Ağ Gelinler’’ inmiyor terk ettiğin yayladan Geç olsa da anladım kadrini kıymetini Üzerimde tükenmez babacan himmetini Sersefil bir yaşamla dünyam oluyor hebâ Sarıyor benliğimi pişmanlık denen vebâ. Ey benim mutsuz yanım köyümün son kahyâsı Methiyeler düzse de yâd eller unvânına Edebime yön veren doğruluk süreyyâsı Yüz sürüyorum şimdi harâbe eyvânına Sen ki yaptıklarımı sorgulatan âhımsın Ahirimi kuşatan susmayan cenâhımsın Sen ki istikbâlimi serinletecek memba Sen ki af dilediğim umuda yanan lamba. Feryâdlar yükseliyor nedametle çehremden Dua açmazlarıma sözlerin dokundukça Eyvahlarım kor olur dökülür her zerremden Günahlar ferman gibi yüzüme okundukça Keşkelerle doluyum kızarak darılmana Bağrına yaslayıp da yavruna sarılmana Anladım kusurumu olsa da kaba saba Şahit olsun ki seher ânı şu bâd-ı sabâ. Yine bu gece dertli yine çok dalgalıyım Bağışlanma şevkiyle dalıyorum ummâna Tövbe istiğfarımla maziyle kavgalıyım Üzdüğüm için seni yalvarırım Rahmân’a Kavuşma umutlarım bir nefeslik mesafe Bayramımdır vuslatım affım olur arafe Hayata kandım artık elimden tutsun ukbâ Bekliyorum eceli özledim seni baba. Menderes Oyanık 15.08.2019 Rahmetli babam için kaleme aldığım şiirimi güne taşıyan seçki kuruluna, beni yorumları ve beğenileri ile onurlandıran siz şair arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. İyiki varsınız ve yazıyorsunuz. |