Hiciv MolasıŞu malum er kişinin göl sanılır damlası Bizar Mimar bu halden şimdi hiciv molası. Ünler yüksek perdeden sine-i güruhuna Zannediyor kendini şuaranın lalası Tevazu gömleğini giydiremez ruhuna Âdabın sofrasında sekerat müptelası. Marifeti tecessüs, tavrı, kelamı ima Umursamaz kimseyi saygıdan yoksun sima, Yüzündeki maskeyle çözülmeyen muamma Sahnenin gerisinde ihtirasın kuklası. Erdemin kapısında şekillenirken isyan Beyzadenin indinde kusur sayılır beyan Kral çıplak diyerek seyre dalanlar üryan Bozuluyor gün be gün ar dilinin imlası. Şehvet elinde esir, adımları düzenbaz Şahsa özgü lügat de münker okunur ikaz Dil ve kalbi bir ipte oynayan iki cambaz Alamaz bu kavgayı aklımın havsalası. Tutsak düşer övgüler kalemin avucuna Argo patentli sözler akıyorken ucuna Ekliyor yeni suçlar katmerleşmiş suçuna Sûret-i Hak’mış gibi yükselir vaveylası. Kibirli yüreğinden yayılıyorken ayıp Çizer nice gerçeği öyle değersiz sayıp Vefası firar eder dostluğu ise kayıp Şer sularında erir kardeşliğin tuğlası. Öyle bir arena ki aranmıyor meziyet, Bilgelik kisvesinde insanlığa eziyet Bu toz duman içinde harcanırken asalet Kaybediyor kendini şöhretin budalası. Herkes bir yeni yetme, çömez, üç günlük sabi(!) O ki; sanat güneşi, üstad-ı âzam abi (!) Şiirde otorite(!), asabimi asabi Sanki zor beyin oğlu kalemin ukalası. Oturur kaf dağında güya bir Molla Kasım Geçmişine söverken geleceğine hasım Torunuymuş Akif’in bumudur nesli Asım? Kol geziyor kalbinde gıybetin istilası. Bir çakma Necip Fazıl, edebiyatın piri(!) Yergi düşmez dilinden devrin mimli şairi Sanat panayırında ünlenirken şiiri Edebin aynasının matlaşıyor cilası. Gurur tepelerinden seslenir güruhuna Kurulduğu mertebe gafletin en âlâsı Nefretin çamurunu sıçratıyor ruhuna Nefsin girdaplarında bencilliğin mollası. Menderes OYANIK 16.12.2011 Hiciv yazmayı sürekli belden aşağı vurmak ve küfretmek zannedip aslında edebiyatı Katledenlere ithaftır. |
Bilirsin çok severim böyle şiirleri de.
Ha iyi de yazarım :)
Bana eskileri hatırlattı bu şiir.
Eskiden bir mimli "eski ..." vardı.
eskidi, yırtıldı gitti o eski de rengi solmuş bir mintan gibi.
cümle eskiler gibi.
Allah kimseyi böyleleri ile karşılaştırmasın
selamlar güzel kardeşim.