BENİ ELLERE SOR
Ellere bakın hele, ne yermişim, ne giyermişim,
Hatta öyle ki borcum bile çokmuş. Sorun desinler size ne varsa. Aylar elem, günler yüze, yıllar hasret derdinde, Unutmuşum sormayı bugün ne söylesem, Çiçekler oluk oluk uzanıyor, Sen bayan hüzün, Bire bin kat, yak ateşimle, Dayan dayan, bitmesin ha! Sen gözümün aynası, Aslında bu adam ben değilmişim,. Ne yana baksam bir iğne var keskin dilli, Bir boş bir dolu geçiyor, hiç durmuyor, Sahiller hummalı derbeder yuvası işsiz güçsüz Köşe başlarını donatmış laf ebeleri, Deniz dalmış çıkmış öylesine, Ne desem ne hal eylesem, Bir dal kırılır parmağımın ucunda, Yalnız dal değil kol mu kırılıyor sanki,. Şimdi sustum, Buraya yazıyorum, Başımda beyazın bin bir derdi yuva yapmış, Kim ne demiş umrumda değil, Hatta yalan yere ayılan bayılanla dolu, Hatta doğan birden ölüyor, Öyle boş sözler susarsa sanki dünya duracak, Sallayın bakalım boşa oltayı, Dünya güzel, yaşamak zor, el ne demiş madem kime ne? Şimdi geçsin bir köşeye huzur, Beklesin beni, Elimde bir ekmek var, taşıdım seni, Hava başımda duman, Bir tren ve hala yıllara nakarat, Vagon 4, koltuk 4... Elimde yorgun bir ekmek, Şiir gibi taze, Sizi yüreğimde bekletiyorum, Anlamayın beni, anlatmayayım derdimi, Varsam da böyleyim, Biraz çılgın gelecek ama beni şiirimle baş başa bırakın, defolun gidin. |