Bakmak ve Görmek...
herkes bakıyor dimi....
yanımızdan gecen guzel kızlara bakıyoruz parlak metalik renkli arabalara bakıyoruz sonra aksam oluyor bir otobusun koltugunda pencereden yanımızdan gecen arabalara bakıyoruz sevgilimiz yanımıza gelince gözlerinin icine bakıyoruz bir dilenci görünce yalan söyeleyip soylemedigni anlamak icin sakat uzuvlarına bakıyoruz kalabalık arasında ilerlerken seslenen birini duysak bize olmasada dönüp bakıyoruz bir mezarlık yanında gecerken mezar taslarına bakıyoruz minubuste giderken yanımızdaki adamın okudugu gazeteye bakıyoruz okulda sınavlarda önumuzdeki cocugun kagıdına bakıyoruz dısarda havai fişek atılsa camdan bakıyoruz ünlü biri sokagımıza gelse merak edip sokaga bakıyoruz yanımıza oturan hatunun gölmegini ust dugmeleri acık olsa dısarı bakar gibi yapıp sütyenin kıvrımlarına bakıyoruz.... carpma sesi duysak hasar tespiti icin kazaya bakıyoruz... televizyondaki sözde kadın programlarına bakıyoruz... en çokta kimin karısı kimin kayıncosuyla birlikte olmus ona dikkatle bakıyoruz... ... liste uzar bakmak bitmez... peki ne görüyoruz? kaç kişi gördüğünün ne kadarını anlayabiliyor? sanki sahnelenen bir oyun bu hayat biz surekli perdeye bakıyoruz... sonra cıkıyoruz oyundan bir kac saat sonra unutup hepsini birsey görmemiş gibi devam ediyoruz... |
afal afal...
afal afal
yanımızdan geçeni
uzağımızdakini seziyoruz bakışlarımızla...
bakışlarımızla
herkesi gözümüzün içine
ve
sözümüzün ortasına sokuyoruz
durmadan...
durmadan
gelen gideni süzüyoruz
kendi dünyamızla...
kendi dünyamızla
gördüklerimize
herkese bakıyoruz
fark gözetmeksizin...
MESELCİ
-DOST,
şiirin bunu yazdırdı bana...