Kırgınlık
Çiçekler hoyratça açılsa ne olur.
Açmaktan korkuyorum önümdeki perdeleri, Aşktan ötesi yok derken gönlümde, Çırpınıyor duruyor beynimdeki sorunlar. Bedenim öyle yalnızken, Kafamda dolaşan binlerce ses nereden geliyor. Sende bir hal var denilmesin bana! Kırgınlık öyle büyük ki yüreğimde, Tebessüm ölü doğuyor gözlerimde. Yaşamak da varmış geçmiş kentlerin birini, Sızısı biliniyor da, Alevi beni yakıyor. İyiliğini istemek yetmiyor geleceğin. Perdeleri kaldırmak ne zordur firar eden gecelerde. Burgu burgu giriyor soğuk yüreğime, Kırgınlığın alevi sarmış ruhumu, Ne söylense boş... Ne yaşansa boş. Karşılara bakıyorum öylece, Masum bakışları arayıp duruyorum. Bilinmeyen memleketlere özlemim var. Rüzgar essin dursun önüne katsın beni, Bir kuş gibi savursun bedenimi bilinmeyenlere. |