GÖÇEBE TUVALLER
yüzün eskimeyen şehirdi
dudakların sevdanın başkenti vapurlar uzaklaşırken rıhtımdan iki defa mendil salla biten aşklara göçebe tuvallere çizemem resmini giden sevgili toz pembe hayaller eviydi evimiz arnavut kaldırımlarda kumruların ötüşü eteklerimde bahar yelleri bahçemizde sevgiyle büyüyen kara sevdanın gülleri göçebe tuvallere çizemem resmini giden sevgili yitik kimliklerle çıktım hep sizden ey yenik sevdalar hiçliğin uğultularıyla doluydu esrik limanlar bir nar fidanı gibi kanadı içimde sana ulaşmayan vuslatlar dorukların hep karlıydı üşüyen iç sesimde zemheri çığlıklar göçebe tuvallere çizemem resmini giden sevgili ince bir ışık sızıyor sevdanın kor kandillerinden renk salkımı gökkuşağı kokunu getirecek kumruların ötüşünde sevgiler vardı bir zamanlar esaret zincirlerimi kırıp gelemedim size ıhlamur kokan baharlar beyit beyit yaşadım seni kor hasretlerle içimdeki hür şiirlerde göçebe tuvallere çizemem resmini giden sevgili Ömriye KARATAŞ 19.01.2019 |