“Sevgilim, Doğada ve Bende Kaybolmayan Şeydir Aşkın”
Hoş geldin sevgilim
Bende tam seni yazıyordum, yeni yetme güzel mi güzel ellerimle üstelik. İnanır mısın, uzun zamandır tırnaklarımı yemiyor, saçlarımı arkaya taramıyorum. Bana deli diyen insanlar nasıl da üşüştüler en akıllı yanlarıma . Ben mütemadiyen dolanırken senin o gül yüzlü çehrende. Baktım, boşuna geçmiş şu, ağır sızılı zaman. Baktım, uzayan saçların kadar güzelsin yine… Sen yine de hoş geldin sevgilim. Bilirsin, ben konu komşu dahil herkesten men ettiğimi yüzümü Asil cümlelerimi ve bilahare sadece seni mabet bilmemle çok iyi tanınırım. Beni kınayan dosttan öğrendiğim, sen gideli; ne saçlar bu kadar erken beyazlar, ne de bir insan bir insanı bu kadar çok bekler… Üzgünüm sevgilim, yine de hoş geldin Bende tam seni seviyordum. Hani desen ki; ne oldu benden sonra, kaç asır geçti? Seni sevmekle kaybetmek arası Ömrüme nasıl sığmışsa bilmiyorum Ama anlatabilirim sevgilim. Üşenmeden ve de aşırı kan kaybından ölür gibi ama aslında hiç ölmeyerek Anlatabilirim sana, Nasıl bir zamandan kopardığını beni ve sana aslında hiç kızmadığımı. Hoş geldin sevgilim Ben de tam seni sayıyordum Önüme katıp, alıp gittiğimde hayalini Hani şu tek başınalığımla onur duyduğum Ömrün griftinde nasıl bir soluk benizse geri gelmeyişin. Söylesene, kaç bin kelime oldu sen gideli, Kaç bin kelime sustum, hatırlasana? Hoş geldin sevgilim, bende tam ölüyordum Toplum düzeyinde ölmek değil bu elbet Hani aşırı yokluğundan yârin, nefessiz kalmak Biliyor musun, aslında yaşıyor gibi yapan da bendim Kaç kez dönüp dönüp aynı şiire takıldım Kaç bin fitte ruhum daraldı Ve kendimi attığım her zindanda yine yüzün duvardı Söylesene sevgilim, bu kadar ölümsüz olacak ne vardı? Hoş geldin sevgilim Bende tam gidiyordum Hani şu senin gitmene pek benzemeyen, kırgın gidişlerden Evet evet senin ki gibi öldürücü olmayanından elbette. Çok yorulmuşum sevgilim, Belimin kırgınlığından değil de kalbimin teklemesinden anlayan dostlarım İnanır mısın, bana seni hiç sormadılar. Hangi gerekçe ile beklediğimi söylemesem de utancımdan ölmesem dedim hep Ölmesem diyorum sevgilim Değil mi ki beklemek ölmekten daha fazla günah yazdırır hanemize Ölmesen sevgilim, ölmesen de bir kapı dışardan nasıl çekilir, görebilsen. Filiz Punar |