0
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
1062
Okunma
gök yüzünde gül desteleri
giden bahar
aynı annemin yüzü
şu rüzgar
denize karşı uçan
martılar
bu gün cuma
ah pembe fistanlı kadınlar
içimden
oynamak geliyor
yarım asır önceydi sanırım
kereste tüccarıydı
o esmer kızın babası
pantolon askıları kullanıyordun
ayrıldığında babandan
sirpik saçlarınla
boncuk gözlerinin annesi
zaman böyledir işte
adliye koridorlarından
çıkıp geliverir
bense içiyordum durmadan
Erzurum’da karla kaplı
bir telsiz şalterinin içinde
yaşamak sanıyorum hiç istememek
yaşamak sanıyorum ki
Ayın üstünde oturup
uzunca bir zaman
yer yüzünü düşlemek
niçin ve neden döner insan
ısrarla gidenlerin yurduna
hatırlıyorum evet küçüktüm
biraz daha yükselsin diye
ipini ben kestim o uçurtmanın
gidişini seyretmek için
kuyruğunu kısalttığım makasla
saçlarıma kahkül yaptım
hiç bir işe yaramadı zaman
muştusuz ömür geçiren
koca kulaklarımın
ortaya çıkmasından başka
uçurtma bayramı mevsimleri
kalmadı şimdilerde
eski yüzler uzakta yeni dost az
gittiğim yerlerden de
dönmek istemiyorum hiç
kendi halinde bir adam olmak için
niyeydi bu kadar telaş
kör bir kedi kadar da olsa aşkı
kokusundan bulabilecek
bir burun verseydin ya bana Tanrım
5.0
100% (11)