İhtiyar
Merak edipte sormuyorsun hiç.
Bilmiyorsun tabi, Geceler boyu içimden kaç karınca sürüsü geçti . Ve kanlar içinde uyandım ait olmadığım bir sabaha.. Göğsümde bir çok kişi, Ve bir çok iz yürüyor Genzimi tırmalıyor dudağında ki o son ıslık.. Halbuki ; Sol yanım da gök gürlüyor. Kirpiklerimden dökülüyorum şarap kızılı gökyüzüne doğru.. Ve, Küçük bir duvarın içini oyuyorum tırnaklarımla. Bir kaç çaput bağlıyorlar kalbime, Bir kaç ıslak şiir. Öldüğümü anlatıyorlar bana. Sonra hiç yaşamamışım meğer diyorum. Pis bir çorap kokusu gibi bir hayatın ellerini tutmuşum doğduğum gün. Üstümden geçmiş ihtiyar sancılar. Farkında bile değilim.. Aslında bana kalırsa, Bütün inandığım herşeyi bir denize gömdüm. Bir de martılar vardı işte.. Sonra cenneti vermişler ayak altımıza Şimdi ben de soruyorum tanrıya! Bu cehennem ne? Ve ben niye var oldum bir erkeğin sol kaburgasından.. Keşke hiç dokunmasaydım dedim. Ve bekleseydim. Sevişmelerimiz ince bir dikiş izinden ibaret olmazdı böyle. Geç kaldık diyorum bazen. Herşeye , En çokta kalbimize. Şimdi üzüm çekirdeklerini çıtlıyor rahmim. Bir de, meyvesini dişleriyle soymuş bir kadının dağınıklığı kaldı ellerim de. aynalar renksiz, Soluk, Kırık.. Sahi söylesene ihtiyar. Sevmek neye yarıyor şimdi? Aldanma! Canım yanarken yazdım bu şiiri... Özge Özgen |