hedonist tiryaki!...
hedonist tiryaki!...
... Paslı bir jiletle intihar etmiş karıncayı Kendi mezarına doğru çekti dinozorun biri Tetanos olmasın diye delik deşik etti cesedini Güneşi hiç görmeyecek bir sokağa gömdü sonra Ve hırkasını örttü toprağının üzerine Her şey yoluna girmiş gibi gözükürken Seküler bir balık zıpladı oltadan Dur ihtarına uymadı hiç bir peygamberin Takma dişleri ile ısırdı tüm sevaplarını Cebinde bir paket samsun cigarasıyla Kendi cehennemine doğru yürümeye başladı... Yürüdükçe, yolun daraldığını fark etti Zamanın ise genişlemeye başladığını Yolda plakası çamurlu bir tiryaki gördü Selektör yapıyordu şişedeki acılarına Belli ki okyanusu boğmaya niyetliydi bu gece Meze diye çağırdı balığı sofrasına Topukları çatlak geçmişi geçti gözlerinin önünden Kamaştı kirpiklerine asılı günahları Bariyerlere çarptı son model arabasını Yüzünü gizleyen makyajı döküldü suratından Kaldırıma giydirdiği gömleğinin üzerine oturdu Soğuktu kaldırım ama sıcaktı yaraları Çürümüş sakallarından da ayetler düşüyordu Dimağına yabancı lakin diline aşina olan ayetler.. Sonra Tanrının da kendisini terk ettiğini anlayınca Ne kadar yalnız kaldığını anladı Gözlerini kapatıp gölgesine sarıldı Pıhtılaşmayı beceremeyen kan sızıyordu damarlarından Gölgesi ağır ağır kendisinden uzaklaşmaya başladı Asgari ücretle çalışan nefesi kesildi aniden Ölüyordu ama bir ağlayanı bile yoktu Gözyaşlarını nakit olarak çekti vezneden Boş bir mezara sarılıp, kendi cenazesine ağladı... .... |