Bekleyen
dur dinle karışmadan söze
sen kendini uzaklaştır duyma işlesin zamanın duru dudağı ara sıra öpülüp ağlayacaksın üzülen özleyen bir akarsu bekleyen bekletilen o yok hiç ağustos ağacı bilip bilip belirti dağıtıyor akşama güvercinlerin sesi sıkıştırıyor mezarları çatılarda tıkırtılar korkuyorum korkuyorum korkumu anımsayıp ben bu hızlı konuşan günün çocuğu değilim anlamıyorum zaten olan biteni bir his bulutunu itip duruyorum kendime doğru yağmura yara yaralı sus çiçeği gibi gülüyorum cisimleri yönetmek zorundasın küçük beyaz geçecek biliyorsun sana sonra ay aynı gülümseyecek göğe bağışladığı sevgiyi çekiştirip hatırlatmak için rüzgarın söylediğini. |
Kaleminiz hoş olsun…
Şiir sev, Şiir oku, Şiir yaz...
..................................... Saygı ve selamlar..