YARALI SERÇELER YAZI
reçel kavanozları diziliydi tel dolapta kokulu peynirler
güz fesleğeni kokan pencerelerde kuru bamyalar bir yerde olmayınca insan azalıyor hayattan anne sararmış fotoğraflardan kalan ne kuşlar örtünüp gittiler güzü giden kim can kırıklıklarından en güzel fotoğraflar çekilmemiş fotoğraflardır anne bir yerde olmayınca insan azalıyor hayattan sepya sarmaşık andığım anılarımsın floresans mavisi ışıklar sönerken bir kentten geçiyorum kimbilir o eski aşklar nerede oteller yaz sinemaları kiraz ağaçları tragedya ve orpeheus bir yerde olmayınca insan azalıyor hayattan anne ah porselen bebek sen de kırıldın hayatın en açmaz yerinde şairlerin seyir defterinde yalpa gemiler yokluğunun kıyılarında meltem imbat bora marj çizgisini aştım alın yazımın çokomel kağıtlarına yazılan yazgım annem benim yaprak fırtınası sonbahar bunca yaprağı döküp gitti külden yüreğimden ankalar uçurdum sana umut dehlizlerinde yaktın mı yazgımızı anne sıcak bir solukla yaralı serçeleri gömdüm göğsüne ölmeyecek kadar yaralı bir aşkız işte bir gün eğer pencerendeki çiçekler açıverirse yaşamaklar adına hatırla epika ülkesinin kahramanlarını yaralı serçeler yazını poetikası çiçek dolu bahçelerde ölen serçelerdik güz sağanakları yıkadı eski libaslarını sararmış fotoğraflardan çıkardım adını yaralı serçeleri gömdüm göğsündeki kafese hicran sokağının şarkılarını unut bu bahiste bir yerde olmayınca insan azalıyor hayattan anne Foto ve Şiir :Ömriye KARATAŞ 25.06.2018 |