Şuursuz Sayıklamalar 2ayrılık dediğin şuur artığı eprimiş kaburgam sevdiğim kekeme heybetimde kaybolmuş iklim enkaz dönerim değirmen-deprem kurur uzanır cenderem kadehime çeker demini şekersiz kahır hava remil döşeğim çivi sensiz uyumaz maviliğin tuzunda kar unutulmayan şarkın geceye yağan incidir yorgun abaküsün ebruli boncukları saydırmaz kendini kalemi el değil yürek tutturur şiir diye yutkunan serkeşe elleşir yarasıyla sevişen ıslak sokaklar çıkmaz leyli söylenir kudurgan mürekkebim salkım saçak çalkalandıkça bir milim silkinir karam nasıl bilebilirim lüzumundan fazla gelinciğim sen düşünce ökselere sen sırma uçurumum yüzsüz kalyonum sel sularımda orta yaşı devirmiş şen şakrak olmak zamanı uzak tebessüm sırtta parmak ucu sıcaklığı anneye gidildikçe mi gelir çocukluk tarazlanır yüzümde ansızın nihavent eski zaman kaçkını gün aşırı heybemde tenhalık kapı zilim telaşlı çipil çipil suratı gıcırdar içim kederinden kör lambam merdiven yuvarlanırım ninnilere üryan ağlar içim iç iç susamadan Hidayet DAL/Can Sokağı Lambaları noktasız virgülsüz şuursuz sayıklamalar/mayıs ikibinsekiz |
tebrikler...
sevgiler...