Bu Benim Hikayem İşte....Ben küçükken hiç evcilik oynamadım. Çizgi oynadım,beş taş oynadım,top oynadım. Dizleri yırtık bir sürü pantolonum vardı Ve ceblerinde rengarenk cam bilyelerim Sokaklara doymadığım,oyundan bıkmadığım zamanlardı Sabahları kendimi dışarıya nasıl atacağımı bilemezdim Beni beklerlerdi __Rıfat,Ali,Cengiz,Hüseyin... Akşama kadar o sokak benim bu sokak benim gezerdik Top oynardık,bilyelerini alırdım. Bir kafalığım vardı ;sanki içinde samanyolu saklıydı... Akşamları eve nasıl gireceğimi bilemezdim Yorgun,,,sofra başında uyurdum. Annem şikayetlenirdi babama_Bu erkek Fatma başımıza iş açacak bir gün. Bakkal Rıza nın oğlunun başını yarmış yine diye... Babam kızardı,ama gülerdi de bıyık altından birazcık ...Okula başladığımda yıllar yılı pantolon giyen bacaklarımda Nasıl da eğreti durmuştu o siyah önlük yürümeyi bile beceremedim Dizlerime dolandı utana sıkılıla gittim okula Okulda da kavgacıydım.Defterim,kalemim yırtık pırtık Annemin kaybetmiyeyim diye boynuma astığı silgi her kavgada kopar giderdi. Artık cam bilyelerim ceplerimde değil,kavanozun içindeydi Sokaklara da çıkmıyordum,bir radyom vardı o müzük çalardı,ben ders yapardım. ...Liseye başladığımda sayılı bir iki arkadaşım vardı ___Ama hiç hiç erkekden arkadaşım yoktu... Sessizdim,duygusaldım,içime kapanıktım Siyah beyaz dünyamdan sadece cam bilyelerim vardı aklımda Samanyolu gibi rengarenk çocukluğumdan kalan tek rengim onlardı.. Okul dönüşü bir köprüden geçerdim karanlık,annem beklerdi hep o köprünün ucunda ...Bir gün küçük bir kız yaklaştı avuçlarıma bir kağıt tutuşturdu ^^Bunu abim gönderdi,abim seni seviyomuş dedi^^ kaçtı gitti. Nasıl kaydı ayaklarımın altından yer,korktum,titredim hiç bilmediğim bir duyguydu Ve uzaktan annemin sesi geldi koştum...mektup avuçlarımın içinde Ben annemin kolunun altında girdik eve. O mektubu okuduğumda küçük küçük kelebekler canlandı içimde ^^Ben her sabah seninle okula geliyorum ve seni köprünün ucuna kadar bırakıyorum Seni seviyorum,benimle arkadaş olur musun*^^ Hiç tanımadığım bilmediğim biriyle nasıl arkadaş olurdum ki Bi de erkekdi ..ne bileyim kimdi,neydi,neyin nesiydi Sabah okula gideceğim düşüncesi var ya;hiç o zamana kadar beni o kadar yormamıştı. Karış karış ezberlediğimi sandığım yol meğer hiç tanımıyormuşum. Köprünün ucunda bir ev varmış,ve köprünün ucunda bekleyen biri..Hiç görmemişim. Başım önümde gidip gelmişim o yolu yıllarca ...Sonra annem biriyle tanıştı,çok samimi oldular Önceden bizim sularımız akmazdı,çarşamba ve cumartesi günleri su doldurmaya giderdik. Annem orda tanışmış onunla! öğrendim ki onun annesiymiş O tanıştırmış annesini annemle... Yani biz ailece görüştük senelerce, lise bitinceye kadar yani... Akşamları toplaştık Kağıt oynadık,yılbaşı çekilişleri yaptık,yedik içtik oturduk eğlendik. Ama biz onunla hiç dışarda görüşmedik Hiç buluşmadık,hiç gezmedik,hiç eli elime değmedi. Okullar kapanmak üzereydi Yine bekliyordu aşağıda dışarda,,, her defasında hadi bir yerde oturalım demekten de bıkmıyordu Ama bu sefer çok farklıydı nolur dedi nolur ilk ve son bir yerde oturup konuşalım tamam dedim,, Küçük bir pastaneye oturduk,ben ilk salepi orda içtim,tadını orda bildim Gözleri gözlerimin içindeydi,simsiyah ama pasparlak Ellerimi avuçlarının arasında tutmaya çalışırken Ben birisi görür düşüncesiyle nasıl çekeceğimi bilemezken o bırakmadı Tuttu sımsıkı dedi ki--^Okul kapanmak üzere ve ben askere gidecem ya ben askerdeyken sen evlenirsen dedi^ O ne demek dedim ^Ben okucam,öğretmen olacağım^ tamam dedi... ^Sen beni bekliceksin, ben seni bekleyeceğim^ tamam dedim... ___Ama olmadı... Haziran da okullar kapandı,o askere gitti _________Ve ben kasım da evlendim, evlendirildim..... ........................ Ve bir şey diyim mi; ben o günden sonra hiç salep içmedim...... |