Bahtsız
Tüm gölgeler peydahlanır karanlığın ardından
Uçmayı bilmeyen bir kuş’un işe yaramayan kanadında yolculuk Gibidir dedi hayat Şimdi/birazda sen mırıldan... Saklanmış bütün eşyalar gibi ,sahibini aramadayken ölüm Rüzgar gülü rüzgara küs Bir filin hortumu zamanı çekerken içine Ben henuz ilkokula giden çocuğum Elimde renkli boncuklu bir abaküs Saçlarım desen dağınık,hayallerim ulu orta Eski çamlıktaki ağacın damarında kan aramada gözlerim Elimde soğumaya ramak kalmış üşüyen bir poğaca Aklımda hala dün gece seyrettiğim film İrkilen gözlerin büyüklüğünde kırılıyor ayna Cam kesiği ruhum ,izbe bir odada ,yarı aydınlık Koskaca düşlerini sığdır diyor kaba bir ses Verdiği minnacık bavula Takılıyorum ayakları nalsız atların peşine Koşuyorum gündüzsüz sabahsız Bunca insanın burada işi ne Hepsi birbirinden bahtsız |