Gardaş(!) der, gardaşını zora mı düşürse ne? İstavrozun ucuna maşon olmaya gebe. Be hey ahmak; yüzünden maskeyi düşürsene Hâlin der ki; bu adam mişon olmaya gebe.
Kimler göndermiş seni, Ebrehe’nin yerine? Bindörtyüz sene evvel bitmişti takatuka. Aklın halâ ermiyor bir kuşun hünerine Bal der çöreklenirsin, sinekten çıkan b.ka
Kimini hemdem etmiş, fitnelerin eşiği? Nefsi, reddolunmayı zül görmüştü Kabil’e. Hangi güç sallar durur, dünya denen beşiği Başı toprağa düşen Habil de bir kabile.
Ta... başında ecdadın teslim olmuşken Bir’e Sen gel eski köyümde, yeni icatlar yarat. Tenceremde kaynayan bakla dönmüş muhbire Tuz ihanet içinde ne yapsın istihbarat.
Haraç mezat salonu kurulmuş toprağına Münadinin sesinden gök çatlar, inler sinin. İradeni katmışsın borsacının ağına Tekbirini görünce nevri döner caminin.
Komşu komşuya muhtaç, nerde gardaş hatırı? Bana yasak, ecnebi kullansın tepe tepe. Haçlıların peşinden salladığım satırı Sana mı çevireyim? Dili kokmuş sünepe.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
SÜNEPE şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SÜNEPE şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Beğendim ve övgülerimi sunuyorum…
Güzel şiiri taktirlerimle kutlarım…
……………………… Saygı ve Selamlar…