Korku Dolu Dağ Ormanı
kayıyor muyuz
karda ayak çocuk gülüşlü bir zaman aralığı her yer bembeyaz hayır istemiyorum büyümeyi çitlembik ağaçlarının kardeşiyim sevgiyle okşanıp düşen meyve üzülen yeryüzünü sevindirecek sıkıyorum ölümlerin boğazını şimdi baygın sokakların rengarenk şehirlere uyandığı koyu mavi gecelerin tatlı tebessümü ayın ışıltısını getiren sihirli cindi korku dolu dağ ormanından geçeceklerdi enseleri ince köylülerin tokluk savaşı sıska köpekler ve ölü ceylanların kelebeklere vedasını anlatan beyaz tablodan daha mükemmelini göreceklerdi basit mutluluklar peyda edildi suya horluyordu sıcacık döşek ikliminde kış bahçede karanfili bahara hazırlayan mart dumanı üşüyen pencerelerini örttü üstümüze sağı solu bir kaç defa göz göze duvarın arkasında taze bulut salkımları sezgi seliyle seni aramaya devam ettim aldım aklımı oyaladım beyaz sesinle. |