Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
Okuduğunuz şiir 6.2.2017 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
İçimdeki nâr'a..
Parsellenmiş ömürlerin özeti olsun bu dizeler...
...
Ne üzücü ardından bakmak kendinin ve eli kolu kesilmiş gibi bedenden ziyade ruhundan kan kaybetmesi, ağırdan eksilmesi insanın yine kendinden.
İnsanız evet elimizden tutulduğunda güvenmeyi sonsuz sanan sıvazlandığın da sırtımız dünyaya asîce meydan okuyan o küçük yüreklerin büyük sahibi, dehâ varlıklar biziz..
Herkes bilmez bilmezsiniz sizler de nasıl alnından ziyade gönlünden vurulduğunu sahte bir gülüşün gerçekte nasıl sinsi illet gibi inceden çok inceden özenlice aldığını hayallerin canını ve söndürdüğünü düş lambalarını tek tek isinde ihanet kokan o sası tadı genzinde kutsal bir emanet gibi sakladığını her adımında izine nakşettiğini ayaklarının kötürüm olduğunu ansızın o kutsal yolunda..
Haklıydı o derviş gökten tutun yerin göğsüne kadar yazıldığı gibi yaşanamadı hayatlar izin vermedi kader maskesi oksijenin kâlbimize kadar inmesine hep üç yanlışa bir doğruyu denkleyip tam da inancımızdan vurdu ki oysa insana insanlık lazımdı inanç Allaha müstehak ona münhasırdı. -bunu anlayamayanlar da bizdik..
Yozlaşmak gerekti -gibi gün akşam olmadan bir surat çıkılan o kutsal baba eşiklerinden yine gece olmadan binbir suratla dönen Ata’türk’ümüzü has tellerinden söküp iğde dalına hi’caz asan ve unutturan özü "mutlu ol bu bir emirdir" diye katledilen o mahur ve mağdur kâlplerin sahibi koro yalnızlıklarda solo üreyen sürüngen insancıkların elden ele fırlattığı Tanrı’yı yok sayanların inadına duânın gücüne dilek çaputları b’ağlayan Allah’a sığınan sonra o masum insanlar da biziz.
Biziz! herşeyi, hiçbir şeye değiştiğimiz günden beri din’sin gönlümüzün sızısı deyi saçlarının dibine gümüş bir ömrü fideleyen ve gölgesinde serin serin yanan o yufka yürekli bireylerde... kendimizi ektiğimiz kurak dünyanın sulak iklimlerine yamamakla meşgulüz şu sıralar o yüzden alnımıza astık son dileklerimizi gerçekleşmesi için yine can ve baş ile kıymaktayız neslimize kıyılmaktayız..
Evet soğuduk kanımızdan da - gürültüsüz ama hunharca ve memnunca savaşıyoruz birbirimizle yine şu sıralar taburemizi itikleyip dostça sırtımızdan alıyoruz hıncımızı son bir isteğe asarak dilimizi lütfen sessiz ölünsün diyoruz hacet yok zılgıtlara..
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İçimdeki nâr'a.. şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İçimdeki nâr'a.. şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Geç kalmazdım şiirine lâkin çok hastayım günlerdir hastanelerdeyim.
Onca insanın yüzünden çığlıklarını duyabiliyorsun onlar gibi olunca. İnsanlığın yavaş yavaş tükendiğini görmek hakeza. acırken acınası hale düştüğümüzü seyrediyoruz ve elimizden gelen sadece avcumuzu olabildiğince germe ve dilimizi döndürebildiğimizce dua.
Gerisi Rabb'imin takdiri. tebrikler yine derindendi ki her şiirin öyle
"zihin daima geçmişten geleceğe akmaktadır. geçmiş onun üzerinde yük oluşturur, durur, bu yüzden geleceğe gitmelidir. bu daimi hareket içinde bir başka gerilim üretir. onun çok fazla bilincinde olursan delirebilirsin."
Sevgili Nar, kırgın bir yürekten kırılgan bir günden ve umudun eşiğinden merhaba. Güzeller güzeli bir yürek sesi ki her okuduğumda seni çok da yakın hissettiğim tüm kırılganlıklarıma ve gidişatın haline bakıp da derin derin iç çektiğim. Günde görmek adına çok mutlu oldum ve çok da yakışmış. Bir ya da iki kez okumak yetmeyecek belli ki bu bağlamda yeniden geleceğime emin olabilirsin. Sevgilerimle.
bu arada bir şey daha yazayım. gerçi sorsan herkes siyasetten kaçar ama herkes de politik olarak sever birbirini aslında.nefret ediyorum artık siyasetin "s" sinden bile. lakin karı koca eş dost aile arkadaş akraba hep bir idarecilik vardır malum.alttan alırsın hep.sabredersin geçinip gitmek için. uyum dersin vs vs dersin uzun işler ve karmaşık olaylar vesselam.
kuzenim komiserdi. uzaklaştırma aldı. iü.hukuk fak.prof olan yakın akrabam sorguya alındı.mal varlığına el kondu.bunun dört oğlu var üçü hukukçu biri mimar hepsine bi dokundu kanun.
Ankara da ikiz olan iki dr kardeş annemin kuzenleri bunlar yine aynı son.teyzemin eşinin akrabası hakimdi oda aynen. diğer iki kız kuzenim biri tarih okuyor diğer ise sanat tarihi onlarda aynen.daha yığınla tanıdık yakın akrabam var nar gerçekten perişan bir dram içindeyiz Allah yardım etsin. mahkumiyet yok tabi sadece tedbir amaçlı sorgu onuda yazayım.
acı keder şaşkınlık karışıklık ihanet kim neciymiş ne yapmış nerdeymiş biz kimlerle yüzleşmişiz yıllardır hangi doğru hangi yanlış bu hayatlar ne olacak aileler çocuklar öyle bir keder ki bu bunu izah etmek mümkün değil.on beş temmuzda aile şehidi verdik.bu nasıl bir kasırga ya.
nefret ettiğimi hissediyorum.kızgınlığım çok fazla.vatana ihanet eden babam dahi olsa asılsın.vatansız yaşayamam ancak babasız yaşıyorum işte.tek bir insanın deyimiyle değişmez hiçbir şey ama tek bir insanda dünyayı değiştirir.
gündem zor.gündem kırılgan.gündem yine aynı terane.ülkeyi satmak birileri için farz ibadet haline dönüşmüş. milyonu geçen millet vekilinin faturası çıktı ortaya. yuhh.pess..zıkkım zehir olsun utanmazlar birde milleti temsil ederlermiş.kimden olursa olsun hiç fark etmez.sağcı solcu hangi partiye mensupsa zehir olsun arkadaş tüy bitmemiş yetim hakkı yiyenler burunlarından gelsin.
birde yıllardır Atatürk'ün sırtına binmişler yazıklar olsun ya o diyor bizim diğerleri diyor bizim ya bırakın artık ölmüş insandan şeytan dahi vazgeçer bırakın artık ya o artık Allahın. peki Atatürk ben kimim diyor.ben Osmanlıyım diyor osmanlı osmanlı osmanlı.
beyinsizler bu ülke meselesi ve elbetteki müslüman bir ülke meselesi...
ya insanlarda iki yüzlü kimse adam gibi çıkıp doğruda birleşmiyor.sokakta açlıktan rengi kaçmış çocuklar var ayakları mosmor olmuş. şu aşağıdaki varoş sokağı ve şu yukarıdaki center"da toplanan o malum güç korosu.çarpışa çarpışa yok olacak bu dünya.
kararmış yüzlere çarpa çarpa tükenecek kavimler. kaybedenlere yazıklar olsun yazıklar olsun ki dört bir yanda onları sabırla seyreden bir Allah var ve bunlar ondan bi haber bu küçük dağları ben yarattım havasında zavallıca seyran ediyorlar.
sinek samanın ütüne konmuş rüzgar onu salladıkça dünyayı ben döndürüyorum sanırmış..işte tamda böyle..çok üzgünüm gerçekten çok çok çok üzgünüm...
hani yazmak istemiyorum ama bulaşınca da gelip dökülüyor işte...
alçak gülse birse"lin Nilhan Osmanoğlu'na yazdığı o yazının yoğun dolgunluğuda var tabi...
sevgimle
Mehtap Yıldız tarafından 2/7/2017 3:27:20 PM zamanında düzenlenmiştir.
nasıl bir günahı olabilirdi ki insanlığın koynunda uyumanın.. uyuyup da uyanmak istememenin..
semaya dualar dizelemek varken bu kadar mı umarsız oldu ki kalbimiz ellerimizin canı sıyrılıp gitti derisinden.. belki de edebimiz eksik kaldı hayata şah damarımızda yaşayan ölüme neredeyse güler olduk..
insana yaşadıklarını hatırlatıp, yaşayacaklarını sorgulatıyor kalbinin dili.. ahh benim güzel şairem..
şiiri okudum sayfadan ayrıldım, tekrar geldim, tekrar gittim ve bu üçüncü gelişim artık yorum yapıp öyle çıkacağım. güne düşmüş ve kardeşimi kutlamadan geçmek istemedim.
ilk okuduğum an çok farklı şeyler geldi aklıma.tuhaf yerlerde gezindim,bin bir suratlı bir dünyanın ne kadar tuhaf köşesi varsa işte oralarda bi tur attım. karışıklığım kendimden değil, kendiliğinden beliren bir günce bunu da yazayım hemen. büyüdükçe daha çok kederlendiğimi hissediyorum.her şeyi dert eder oldum kendime. aklına ne gelirse onu yük ediyorum yüreciğime.yakın dostlarım kızarlar bazen bana,bu kadar kafaya takarsan hasta edeceksin kendini diye.ama ne yapabilirim ki gerçek bu damlam. bundan kaçış yok.insanoğlu nankördür der yüce Yaratıcı.sırf kendim için yaşarsam eğer ihanet etmiş gibi hissediyorum ve mutsuzluk öldürüyor beni.
bazen geceleri yalnız kaldığım zaman uzun süre tavana bakıyorum böyle.çoook çok uzun bakınca insanın ruhunda bir karmaşa beliriyor ve korkmaya başlıyor insan o an.uğultular büyüyor dağılıyor gözlerimin üstünde yıldızlar patır patır dökülüyor gibi örnek.
bazende o an aklımı kaybetsem ve bir deli olarak hayata devam etsem Allah korusun nasıl olur diye düşünüyorum.tüm bu dertlerin hiç birinin farkında dahi olmayacağım bir hayat beni ne kadar ve ne denli mutlu ederdi acaba diyorum kendime ve yine sonra acı bir tebessümle deliler zaten hep mutludurki diyorum ve sonra uykuya dalmış olarak gerçeklerden kopuyorum.farkında varmadan uykuya dalmakta korkunç bir şey bence.bizimki dünya derdi mi sadece peki.değil elbet.her ikisi de.
ama yinede insanın tek derdi Allah olsun canım. yukarıda bahsini geçtiğim delirmek ve kendinden geçmekte sadece Allah için olsun tabi. "eğer siz onları görseydiniz deli sanırdınız. onlar da sizin iyilerinizi görselerdi “bunların ahirette bir nasibi yok” derlerdi.tamda bunu kastediyorum aslında.sadece diyoruz evet.ama asla bunu yaşayamıyoruz işte.
sanal sevgi ne kadar samimidir bu tartışılır ama kalbinden gelen cümleleri seviyorum. çiğer sızısı dediğimiz şey bu sanırım. insanın bir kebap kokusunu almak için mangal yakmasına gerek yoktur.içten bir ah edip sonra o iki harf arasını doldurup "Allah" deyince de yürek bir kavrulmuş ülkeye dönüşür benim kanaatimce.varsın gelen koklasın varsın geçen koklasın bırak.kalbimde iki kafirle yaşıyorum. nefs ve şeytan. ama o iki kafirin kahreden birde iman. Rabbim bizleri kendinde tutsak eylesin. kölelik korkunçtur elbet ancak eğer Allaha köle olmuşsa insan bu cennettir bu kurtuluştur.
şu sayısız yorumlar gibi bende kokuna bulaşıp bir avuç rüzgar bırakıp gidiyorum. çok uzun aralıklarla girdiğim için şiirlerine ayrı ayrı yorumlar yazamıyorum fakat okuduklarımdan yola çıkıp buraya gelinceye kadar kalbimin susadığını hissediyorum. ve böyle bir temmuz sıcağında Kabeye bakan çöl misali zemzem hayali ile selam bırakıp gidiyorum güzel kardeşim
Allaha emanet olasın emi...dua eder dua beklerim elbet...
kalp
Mehtap Yıldız tarafından 2/7/2017 2:08:14 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ne kadar sakin ve huzur verici bir şiir. Birinin kulağının dibinde güzel bir ses tonuyla olan bitenden haber vermesi gibi. Hele şu uzun cümleyi toparlayıp bir şiir yapmak hayran kalınası.
"Yozlaşmak gerekti -gibi gün akşam olmadan bir surat çıkılan o kutsal baba eşiklerinden yine gece olmadan binbir suratla dönen Ata’türk’ümüzü has tellerinden söküp iğde dalına hi’caz asan ve unutturan özü "mutlu ol bu bir emirdir" diye katledilen o mahur ve mağdur kâlplerin sahibi koro yalnızlıklarda solo üreyen sürüngen insancıkların elden ele fırlattığı Tanrı’yı yok sayanların inadına duânın gücüne dilek çaputları b’ağlayan Allah’a sığınan sonra o masum insanlar da biziz. "
seni okurken bile çiçekler geliyor aklıma ve kahve. kırılgan güzel şeyler. Ne biliyim; sokaklar, ikindi güneşi, balkondan bakan sıradan kadınlar, dağlarına bahar gelmiş memleketler. Çok çok sevgimle.
Ne acılar har oluyor yüreklerde de dil susuyor, o yangını dahi ifade edemez durumda kalıyor. Şu bilinmelidir ki, hiç kimse yaptığının veya çektiğinin karşılığını görmeden öbür yana göçmez. İbreti alem için o hesap burada da görülür ama öbür yandaki adalet bakanlığı buradakine hiç benzemez. Hazin bir gönül sesiydi okurken dinlediğim. Kırık gönüller inşallah arzusuna kavuşacak diyorum; tebrik ediyorum.
Gönülden kutlarım güne düşen bu anlamlı,derin düşündüren güzel yürek sesinizi şairem... Kaleminiz var olsun..Kucak dolusu sevgiler,selam lar şiir yüreğinize...
İnsanca düşünüp insan olmak!!! O erdem ile Halifeliğini bilerek yaşamak. Kendi özgürlüğünü yine kendisinin harap ettiği, mahlukatı da olumsuz etkilerle kendi peşinden zorla sürüklediği bir yaşamı kendisine reva gören insanoğlu!
Çok güzel duygularla yaşanılmışlıkları aktaran dizeler çok güzeldi. Yürek sesiniz daim olsun. Kutlarım.
Hep elimizi tutar gibi yapıp bırakanlar dostum deyip arkamızdan vuranlar sırtımızı sıvazlayıp kuyumuzu kazanlar dili yağlı sözleri ballı yılanlar değilmi hayatı yaşanmaz hale getirenler o kadar dogru yazmışsın ki şairem yüreğine sağlık tebrik ediyorum harika bir şiir okudum
her şeyi en çok bilen utanmazlığı unutmuşluk kabilinde gören dün ayrı inanıp bu gün dünün doğrusun inkar eden de ve bu alemde her şey olmayı becerip de sadece insan olmayı beceremeyen de biziz o yüzden bırakın ışıltılı nutukları bir tutam gerçeğin gölgesinde büyüyebilsin çocuklar....
bilirim ki bu sayfada şiirin güzellikleri vardır hep .. bu güzel ikram için teşekkürler şairim her dem selam saygı
nefislerine esir insanlarız biz tüm kötülüklere gebe, hataları işleyen ve sahiplenmeyenleriz biz... mecazi manalarla yaşadığımız günler ele alınmış şiirde duyarlı yüreğinize sağlık
Onca insanın yüzünden çığlıklarını duyabiliyorsun
onlar gibi olunca.
İnsanlığın yavaş yavaş tükendiğini görmek hakeza.
acırken acınası hale düştüğümüzü seyrediyoruz ve elimizden gelen sadece
avcumuzu olabildiğince germe
ve dilimizi döndürebildiğimizce dua.
Gerisi Rabb'imin takdiri.
tebrikler yine derindendi
ki her şiirin öyle