NefesI bir tiyatro gösterisiydi gölgeden insanlar ve gece nöbeti replikleriyle kürk mantolu madonna’yı ağzından öpüyordum gün batımı saçlarda rüzgar yavaşladı birden büyülü sessizlik... II hiç kuşları saydın mı? kurtları şiddetli çığlık atıyorlar kapıyı kilitle pencereleri de kayalıklara git uzuvlarımızda yavaş yavaş bir eksiklikle yelken dalgalanacak su ve mah toprak ve ölüler... III kulede basamaklar kırılıyor kurtlanmış zaman ne çok yoksulluk yakışıyor cenazelere ahşap evlerde sol bacağımı bıraktım kızağın arka tarafında avluya düştü kuşlar ve şenlik ateşinin ışığında fırtına çoğalırken bayıra tırmanıyor dengesini kaybeden ağırlığımız öteye geçelim mi? nefes almaya... |
nefes olup
nefes verip
hayata dair
belki de kendine dair
dize dize akmışsın.
Şiirsel akışın bol olsun Laci.