Daüssıla 8-Üyeaaaaahhhhhh aahh! şimdi kırk küsur yıl öncesinde olmak vardı ne emekli olma kaygısı ne fazla mesai, ne kıdem tazminatı, ne zabıta ne polis ne maliye ne elktrik-su, ne ay sonu ne vadesi gelmiş borçlar korkusu, ne tahsil edilememiş alacaklar kaygısı ne alacakla borç ödeme telaşı ne onun-bunun sayesinde ya da bir dalgaya düşüp üye olduğumuz yıllarca aidat öde ara taksitleri vadesinde ödeyemeyince ceza, çoluk-çocuğun nafakasından çalma pahasına yemeyip-içmeyip, ödediğimiz ortada hiçbir şey yokken kaçan Antalyadaki müteahhit, sonraki müteahhide ödenen onca para, onca dönen dolaplar her şeye razı olup; Antalya’da ne işimiz varsa bu yaştan sonra…. taşındığımız sitede bize benzemeyen ayrı dünyalardaki komşular, düğünü, bayramı, sesi, Türkçesi yemeğinin tuzu, çayının şekeri bize uymuyor.. hasılı yama üstüne yama olmuyor.. farklı dünyalardaki ikinci karım, bir türlü “biz” olamadık “o ve ben” yollarımız ayrı evlatlarım.. gözümde tüten torunlarım.. ne adlarını, ne yüzlerini bilirim oooff ooff.. sizleri de üzdüm istemeden özür dilerim özür dilerim… !” “.!.” |
Anlatımı ve anlamıyla ahenkle dizilmiş kelimelerin şiir şeklini alması…
Çok Beğendim.
…………………. Saygı ve Selamlar…