Yüreğim Bizi Kutsasın
şimdi kaç adım ötemdesin
kaç sessizlik kaç sensizlik ve kaç gözyaşı ve kaç bıçak kesiği nasıl bekliyorum seni nasıl özlüyorum bir bilsen nasıl kahroluyorum nasıl üşüyorum ve nasıl yok sayıyorum yokluğunu oysa ben yokluktum açlık kuraklık ve ölüm’düm bekliyorum seni gökyüzünden mavilikleri seyreder gibi yüreğime düşmesini bekliyorum amansız ağrısız ama gel gör ki saçımda aklar yüreğimde sızılar gözümde yaşlar birikti kolay değil bunca acıyı silmek kolay değil bunca özlemi yok saymak ama gelirsen yüreğimi avuçlarına bırakacağım tanrının bana bahşettiği sevdamı sana bahşedeceğim seni papatyanın sol yaprağında aradım yüreğime düşen son damlada seni gün yüzü görmeden güneşin doğuşunda okyanusun derinliklerinde serçenin kırılan kanadında ve seni ağrıyan göğsümün üstünde aradım bu gece sağanak yağmurlar altında kaldım yine nasıl ıslandım nasıl üşüdüm ve nasıl ruhum sızladı bir bilsen sanki bütün günahları ben işledim sanki cehennem benim için var ne yaşıyorum nede yaşamak istiyorum gibi sonra boğulurcasına seni özlüyorum boğulurcasına bekliyorum boğulurcasına nefesim kesiliyor bir yanımda sen bir yanımda yalnızlık var ve ben sana ruhumu adadım gel üşütme bizi yüreğim BİZİ kutsasın ibrahim dalkılıç 18/01/2017 23:00 izmir |
Yüreğine sağlık
Beğenerek okudum
Selam ve saygılarımla