Kırmızıydı Gülüşün
yaz gecelerinin sevgisi vururdu cama
en güzel o söylerdi tıkırtı şarkısını yağan yağmur muydu yada ay bir kuş muydum yoksa pencerenizde merdivenlerin ne sakladığını bilir akşam oluncaya dek kapı aralıklarından uykumu tırtıklayan yıldıza öpülürdüm dudaklarımı kaçırıp yorulana dek sabah sabırsız kırmızıydı gülüşün cumartesi renginde sere serpe çiçekler arı diliyle bal yapan sevinç saklanırken sana kaybolur muydum hiç bu giz karmaşasının şifresini çözen yaz oyalı aydınlık uğultular öylesine saydam bir şehir yaratırdı ki çatılar kuş kalbini sığdıramazdı yaralı göğe. |